1.)Tasarrufun iptali ve muvazaa nedeni ile tapu iptali davaları terditli olarak açılabilir. (17.HD.12.06.2008 T. 2008/630 E., 2008/3223 K.) Somut olayda, muvazaa nedeni ile tapu iptali ve borçlu adına tescil talebi doğru olarak ifade edilmiş ise de, ikincil talebi teşkil eden olan “ satışa izin” talebi ile neyin kast edildiği dilekçelerde kullanılan ifadelere bağlıdır.

"Satış yetkisi verilmesi" talebi ile İİk.m.277 ve dev.da belirtilen “ tasarrufun iptali” davası anlatılmak istenebileceği gibi , (Yargıtay muvazaaya bağlı tapu iptali davalarında ,tapu kaydının iptaline karar verilmeyip İİK. m. 283/1'in uygulanmasını öngördüğünden ) bu talebin TBK.m.19.m. göre açılan muvazaa davasını tamamlayan bir talep olarak algılanması da mümkündür. "Anlatıma göre hukuki değerlendirme hakime ait" olacağından , bu konuda mahkemeye davanın ne davası olduğu hakkında açıklama dilekçesi verilmesi uygun düşer.

2. ) Bu gibi davalar borçlu ile tapu maliki olan 3.kişi aleyhine açılır. Yüklenicinin durumu bu tanımlara göre değerlendirilir. Davalı olarak gösterilen şirket temsilcisinin şahsına da dava açılamayacağı açıktır. Borçlu ile tapu maliki 3.kişi arasında “mecburi dava arkadaşlığı” bulunduğundan açılan davada 3.kişi davalı olarak gösterilmiş ise borçlu şirket davaya dahil edilebilir. Temsilci hakkındaki dava husumet yönünden ret edilir. Maktu vekalet ücreti yüklenir.

3.) Tasarrufun iptali davasında harç, borç miktarı ile taşınmazın değerinden hangisi az ise ona göre hesaplanır . Muvazaa nedeni ile tapu iptali ve tescil davasında harç taşınmazın değerine göre alınır. Yargıtay muvazaaya bağlı davada dahi tapu kaydında değişiklik yapılmaksızın İİK.nun 283/1 m.sinin kıyas yolu ile uygulanacağını öngördüğünden (HGK. 25.02.2020 T. 201"7/17-1505 E. 2020/204 K.) muvazaa nedeni ie açılan davada da harcın tasarrufun iptali davasında olduğu gibi alınacağı kanısındayım. Islah talebinde bulunmadıkça peşin harcın ikmali işlemini yapmak ıslah sayılmaz. Esasen bu dava alacak davası olmadığından dava değerine göre ıslah yapma gereği de bulunmamaktadır.

4.) Tasarrufun iptali davasında aciz belgesi olması dava şartıdır. Fakat yapılan hacizde borçlunun yeterli malının bulunmadığı haciz tutanağı ile tespit edilirse, tutanak geçici aciz belgesi sayılır. Buna karşın TBK.19.m. göre açılan muvazaa davasında aciz belgesi aranmaz.