Alıntı: Herkese iyi forumlar cevap veren meslektaşlarıma şimdiden teşekkür ediyorum.Çekişmeli boşanma davası dava dilekçesinde karşı tarafın kullandığı ibare tam olarak şu cümle."Davalının annesinin kendi eşine sadakatsiz davranması neticesinde davalının babasının canına koyması ile oluşan güvensiz ve psikolojik baskı ortamı ile olan olayların suçlusu olarak hiç sorumluluğu olmayan davacı gösterilmiştir"Sorum şu meslektaşlarım davalının annesinin sadakatsiz davranmasını ve babasının bu sebeple canına kıyması ibarelerinin özel hayatın gizliliği ihlal suçunu oluşturur mu? Yada herhangi başka bir suçu oluşturur mu? Müvekkilin annesinin sadakatsiz yaşamının dile getirilmesinin boşanma davası dilekçesiyle ne alakası var? Suç duyurusunda bulunmak üstüne manevi tazminat davası açmak istiyorum. Düşünceleriniz nelerdir teşekkür ediyorum.

Sayın Şafak özbey;

Davaya katkısı olmadığı kesin olan bu şekilde bir ifadenin dilekçede yer alması, her ne kadar 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 134. maddesinde ağırlıklı olarak görüntü ve seslerin kayıt altına alınması eylemlerine ağırlık verilse de kanaatimce özel hayatın gizliliğini ihlal kapsamında değerlendirilmelidir.

Ailenin başka ortamlarda dile getirilmesini istemediği yaşanmışlıkların belki bire bir, belki de çarpıtılarak dilekçeye yansıtılmış olması kişilik haklarının, onur ve saygınlığın ihlalidir.

Suç duyurusu girişiminden sonuç alınamaması durumunda dahi manevi tazminat talepli bir dava açılması düşünülmelidir.

Saygılarımla...