Mesajı Okuyun
Old 31-03-2021, 17:19   #1
avukat.fks

 
Acil Sanığın Yokluğunda Keşif

Merhaba meslektaşlarım,

Müvekkil sıkça kaza yapılan bir kontrolsüz kavşağa gelince durup yolu kontrol ediyor ve yavaşça ilerlerken aracının ön kısmı tam kavşağın bitimine geldiğinde ana cadde üzerinden gelen motosikletle sağ önden çarpışıyorlar. Bölünmüş yoldan gelen aracın geçiş üstünlüğünün ihlali sebebiyle müvekkil kusurlu bulunuyor. Bölünmüş yolun ortasında görüşü engelleyen çit süsü verilmiş beton direkler mevcut. Kazadan sonra ve keşiften önce bu beton direkler kesilerek kısaltılmış. Kaza neticesinde çıkan hastane raporuna göre kemik kırığı, yaralanmanın hayati tehlike oluşturacak şekilde olduğu, koku duyusunda kayıp olduğu belirtilmiş (Sevk maddeleri TCK 89/1, 89/2-b ve e, 89/3-b, 53/6)

Müvekkile sadece duruşma gününü bildirir iddianame tebliği yapıldığından tensipte keşfe karar verildiğini görmemiş. Kollukta ifadesi alınırken işyerinin avukatı müdafilik etmiş o yüzden o avukata da iddianame tebliğ edilmiş. Sonuç olarak müvekkilin yokluğunda, katılan ve katılan vekilinin varlığında keşif yapılmış. Bilirkişi rapor düzenleyip dosyayı teslim etmiş. Ben henüz vekalet sunmadım, bilirkişi raporunu da görmedim.

Daha hiç duruşma yapılmadan, keşif yapılacağı haber verilmeden yapılan bu keşfin müvekkilimin adil yargılanma hakkını ihlal ettiğini düşünüyorum. Sonuçta sanığın da keşifte hazır bulunma hakkı var.

İlk duruşma iki hafta sonra görülecek, yoklukta yapılan işlemlere ilişkin neler yapabilirim? Dosyanın fotokopisini istesem duruşmadaki süre talebim reddedilir mi? Müvekkilin iyi niyetle uzlaşmaya çalıştığı ancak fahiş miktarda para istemeleri ve müvekkilin ekonomik gücünü aşması nedeniyle anlaşma sağlanamadığından bahsederken arabuluculuk sürecinde manevi tazminat yönünden anlaşma sağlandığını belirtmemde arabuluculukta gizlilik ilkesi açısından bir sorun oluşur mu?