| 
         | 
         | 
        
         | 
       
      
        | 
         | 
        
        kat karşılığı inş.sözl.tarafları arsa maliki ile müteahhide  karşı bitişik yapı maliki kazı sırasında yapısına zarar verildiği için tazminat davası açar,mahkeme arsa maliki ile  müteahhide kusur izafe eder,karar  kesinleşir  bitişik  yapı  maliki 3. şahıs neticeten icraya başvurur müteahhit haciz baskısı  ile mahkeme kararında müşterek ve müteselsil kusurlu ve  borçlu   gözükmesine  rağmen icra borcunun tamamını ödemek durumunda kalır. müteahhit  arsa malikine hissesi oranında açacağı rücuen  alacak  davasının  ticari  bir  dava  olmadığını,dava  şartı  arabuluculuğun söz konusu olmadığını inş sözleşemesi  dışında adi alacak davası  olduğunu düşünüyorum..katkı  verirseniş memnun olurum.
         | 
        
         | 
       
      
        
          | 
        
         | 
        
          | 
       
     
     | 
  
 
Arsa maliki tacir değilse ihtilafın dava şartı arabuluculuğa tabi olmadığına dair görüşünüze katılıyorum. Öte yandan arsa maliki tacirse (örneğin şirketse) açılacak dava ticari dava niteliğinde olacağından arabuluculuğa tabi olacaktır diye düşünüyorum.
İstisnalar olmakla beraber genel kural davayı nerede açacağınız aslında. SH ve AH açılacak davalar genel kural olarak dava şartı arabuluculuğa tabi olmuyor, Ticaret Mahkemesinde açıyorsanız, o zaman arabuluculuk gerekiyor.
Kafanızda soru işareti varsa, arabuluculuğa başvurmanın hiçbir zararı yok. Neticede size göre arabuluculuğa tabi olmasa bile başvuru da bulunabilirsiniz. Bu durumda bu konunun değerlendirmesini "şanssız arabulucu" yapmak zorunda ama sizin için herhangi bir kayıp veya dezavantaj söz konusu olmayacak. 
Sorunuzla ilgili değil ama müteahhit tarafından yapılan kazıda arsa sahibine nasıl kusur atfedildiğini de anlayamadım.  Kusursuz sorumluluk kapsamında arsa sahibinin zarara görene karşı sorumluluğu tartışmasız ama teorik olarak kusur atfedilmemesi gerekir. Kazıya bizzat müdahale mi etmiş? 
