30-12-2019, 16:39
|
#4
|
|
 |
Alıntı: |
 |
|
|
|
|
|
|
|
YARGITAY 13. HUKUK DAİRESİ 2016/25893E. 2019/9521K. T.8.10.2019
Davacılar vekili, davacı ve ailesinin dava konusu otomobil ile trafik kazası geçirdiğini, aracın önce yolun sağ kısmına çarpması, buradan da beton menfeze çarpıp şarampole yuvarlanması araçta yolcu bulunan iki kişinin yaşamını yitirmesine rağmen araçtaki hava yastıklarının hiçbirinin açılmadığını, değişik iş tespit raporu ile araçtaki perde hava yastıklarının açılması için gerekli koşulların oluştuğunun bilirkişi tarafından rapor edildiğini, sadece 3 ay kullanılan bu aracın gizli ayıplı olduğunu ileri sürerek, davacıların her biri için 50.000,00.-TL olmak üzere toplam 150.000,00.-TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddinin gerektiğini savunmuştur.
Dava dilekçesi kendisine tevdi edilen ... 10. Tüketici Mahkemesi'nin görevsizlik kararı temyiz edilmeksizin kesinleşmiş, mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın reddine, karar verilmiş; hüküm, davacılar vekilince temyiz edilmiştir.
1-)Dava, davalının ithalatçısı olduğu aracın hava yastıklarının kaza esnasında açılmaması nedeniyle annelerini kaybeden davacıların manevi tazminat istemine ilişkindir. Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 4822 Sayılı yasa ile değişik 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise "bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder" şeklinde tanımlanmıştır.
Bir hukuki işlemin 4077 Sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için, yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekirse de; yukarıda da ifade edildiği üzere kanun koyucu tüketiciyi bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kişiler yanında bu malı kullanan veya yararlanan kişileri de tüketici tanımı içinde değerlendirmiştir. O halde yaşanan kazada yaşamını yitiren davacılar annesinin araçta yolcu sıfatıyla bulunuyor olması onun tüketici sıfatına zeval getirmez. Bu halde, dava konusu ihtilafın 4077 Sayılı Kanun çerçevesinde çözümü gerekir. 4077 Sayılı Kanun'un 23. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilir. Bu durumda mahkemece, bulunulan yerde ayrı bir tüketici mahkemesi var ise görevsizlik kararı verilmesi, yok ise ara kararı verilerek davaya tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekirken, açıklanan hususlar göz ardı edilerek yazılı şekilde genel mahkeme olarak hüküm tesis edilmiş olması olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. |
|
 |
|
 |
|
Ancak davayı tüketici mahkemesinde açtığınızda karşı taraf büyük ihtimalle arabaya binmediğiniz için henüz tüketici sıfatı kazanmadığınız savunmasında da bulunacaktır, bu bağlamda ilginç bir hukuki tartışma olacak diye düşünüyorum.
Öte yandan sigorta şirketini neden dahil etmek istemediğinizi tam anlayamadım. Taksinin mali trafik sigortası sizin zararınızı davasız bile karşılabilir diye düşünüyorum.
|