|
Meslektaşım selamlar,
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi'nin 2018/ 6499 E. 2019 / 467 K. ve 24.01.2019 tarihli kararında özetle; "...Kat Mülkiyeti Kanununun 20. maddesinin ikinci fıkrası hükmüne göre, ortak giderden payına düşeni ödemeyen bağımsız bölüm maliki gecikme faizi ödemekle yükümlü olup, ödemede geciktiği günler için ödemekle yükümlü bulunduğu gecikme tazminatının başlangıç gününün açıkça saptanmış olması gerekir. Dava konusu ortak giderin dayanağını oluşturan düzenleme; işletme projesi ise işletme projesinin davalıya tebliğ edildiği tarih, kat malikleri kurulu kararı ise bu kurula davalı katılmışsa karar tarihi, kararın alındığı toplantıya katılmamışsa bu kararın kendisine tebliğ edildiği ya da başka bir biçimde borcunu öğrendiği tarih, bu da yoksa hakkında açılan icra takibi nedeniyle ödeme emrinin tebliğ edildiği tarih esas alınmalıdır. Bu kapsamda; öncelikle aidat borcunun doğduğu dönemlere ilişkin alınan kat malikleri kurulu kararlarına ait belgelerin (toplantı çağrı davetiyeleri, toplantı çağrısına ilişkin tebligatlar, karar defterleri, toplantı tutanakları, hazirun cetveli, gündem... vs.) bütün olarak bilirkişiye tevdi edilerek, bu kararların iptal edilip edilmediği, iptal edilmedi ise kararların davalıya tebliğ edilip edilmediği tespit edildikten sonra, temerrüt tarihinin duraksamaya yer vermeyecek şekilde tespit edilmesi, davalının aidat borcunu öğrendiği günün açıkça belirlenmesi, icra takibinden önce öğrenmediği saptandığında gecikme tazminatının ödeme emrinin tebliğinden itibaren başlatılması gerekirken, bu konuda yeterli inceleme ve araştırma yapılmadan, yukarıda değinildiği biçimde kat mülkiyeti hukuku alanında uzman bilirkişilerden rapor alınmaksızın, tarafların ve Yargıtayın denetimine açık olmayacak biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir..." şeklinde bir hüküm var. Bu husus Yargıtayın onlarca kararında da değerlendiriliyor. Gecikme tazminatı yönünden konuya bu açıdan da yaklaşabilirsiniz. Zira yukarıda kararların tebliğ edilmediğini yazmışsınız.
Umarım işinize yarar, kolay gelsin..
|