Mesajı Okuyun
Old 04-04-2019, 13:10   #11
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Kişiler -İlişkiler ve Hukuk

7. Kişiler - İlişkiler ve Hukuk :

(M): Müvekkil, Gelin G’nin vekili, ve sabık eş (sabık Koca)

(G): Gelin, M’ye 01.01.2004 tarihli taşınmaz alım satımını içeren özel yetkili bir vekaletname veren kişi (TBK.m.502 vd.)

(EE): Eski eş – G’nin vekili sıfatıyla Müvekkil M’den,

(M ile) evlenmeden önce taşınmazın1/2’sini (TMK.m.220-Kişisel Mal),

(M ile) evlendikten sonra öteki yarısını „satın alan“ kişi – (TMK.m.218)

7.1. BOŞANMA DAVASI:
„4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 218 ve devamı maddelerinde düzenlenen Edinilmiş Mallara Katılım Rejimine göre taraflar adlarına kayıtlı taşınmazlarda serbestçe tasarrufta bulunabilirler. Mal rejimi 225/2. maddeye göre boşanma ile sona erer. 227. maddede düzenlenmiş değer artış payı ancak boşanma sonrası tasfiye sırasında istenebilir.“
14.HD.E. 2007/16437, K. 2008/128, T. 21.1.2008
http://www.kazanci.com/kho2/ibb/file...2007-16437.htm

7.2. EL ATMANIN ÖNLENMESİ
Boşanma davasının ardından eş, taşınmazın maliki olduğu gerekçesiyle el atmanın önlenmesi talepli dava açıyor (Sonrası ?)

7.3. „Vekalet Görevinin Kötüye Kullanılması Nedeniyle Tapu İptal ve Tescil Davası

(Gelin (G) tarafından müvekkil (Gelinin vekili) M’ye ve onun eski eşine karşı ---1/2 lik kısım için---evlenmeden önceki/sonraki? --- açılmış olan)

YARGITAY:

1)Dava, tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.

2)Vekil ile sözleşme yapan kişi

a.4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 3. maddesi anlamında iyi niyetli ise, yani vekilin vekalet görevini kötüye kullandığını bilmiyor veya kendisinden beklenen özeni göstermesine rağmen bilmesine olanak yoksa, vekil ile yaptığı sözleşme geçerlidir ve vekil edeni bağlar.

b.Vekil vekalet görevini kötüye kullansa dahi bu husus vekil ile vekalet eden arasında bir iç sorun olarak kalır, vekil ile sözleşme yapan kişinin kazandığı haklara etkili olamaz.

c.Ne var ki, üçüncü kişi vekil ile çıkar ve işbirliği içerisinde ise veya kötü niyetli olup vekilin vekalet görevini kötüye kullandığını biliyor veya bilmesi gerekiyorsa vekil edenin sözleşme ile bağlı sayılmaması, TMK'nin 2. maddesinde yazılı dürüstlük kuralının doğal bir sonucu olarak kabul edilmelidir.

d.Söz konusu yasa maddesi buyurucu nitelik taşıdığından hakim tarafından kendiliğinden (resen) göz önünde tutulması zorunludur. Aksine düşünce kötü niyeti teşvik etmek en azından ona göz yummak olur. Oysa bütün çağdaş hukuk sistemlerinde kötü niyet korunmamış daima mahkum edilmiştir. Nitekim uygulama ve bilimsel görüşler bu yönde gelişmiş ve kararlılık kazanmıştır.
1.HD. E. 2014/14022, K. 2016/2002, T. 22.2.2016
4721/m. 2, 3; 6098/m.504,506

http://www.kazanci.com/kho2/ibb/files/dsp.php?fn=1hd-2014-14022.htm&kw=`2016/2002`#fm

(Not: vekâletnamenin hile ile alındığı iddiası, vekâlet görevinin kötüye kullanıldığı iddiasını da içerir – 1.HD. E. 2014/8229, K. 2015/7977, T. 1.6.2015- http://www.kazanci.com/kho2/ibb/files/dsp.php?fn=1hd-2014-8229.htm&kw=`2015/7977`#fm)

08. Veeee SONUÇ:

Mola...