Mesajı Okuyun
Old 28-01-2019, 01:13   #4
Av.Dr.Yahya DERYAL

 
Varsayılan

Uygulamada alışılagelen bir örnekle karşı karşıya isek;
ikinci imzanın da keşidecinin eli ürünü olduğu ihtimali yüksektir.
Sahte imza, bir kişininmiş gibi görünen, fakat aslında o kişiye ait olmayan; başka bir deyişle kendisine aitmiş gibi görünen kişi tarafından değil de, bir başkası tarafından atılmış imza olarak tanımlanmaktadır.
İkinci imzanın mutlak ölçüde geçersiz sayılması, kural olarak keşideci A'nın sorumluluğunu etkilemez (imzaların bağımsızlığı ilkesi). Fakat bu ilke, tedavül etmekle kamu güvenine mazhar senet sıfatı kazanmış kambiyo senetlerinde, senet üzerindeki imzaların sahibine aidiyetini bilemeyecek durumda olan iyi niyetli üçüncü kişileri korumak amaçlıdır.
Somut örneğimizde senet tedavül etmemiş, lehdarı tarafından takibe konulmuştur.
Alacaklı, sadece keşideci (A)'yı borçlu göstererek (bir bakıma ikinci imzayı gözardı ederek) takipte bulunduğunda imzaya itiraz problemi de ortadan kalkmış olur.
Lehdar, ikinci imzayı da (mesela avalist sıfatıyla) takip konusu etmek istediğinde ikinci imza sahibine bir isim vermesi gerekir ki o isim imzaya itiraz etsin.
Özetle senedin geçerliliği için tek imza yeterlidir.
Ayrıca tarafları arasında kalmış ve takip konusu yapılmış bir senette hatır senedi defi daha bir kolaylıkla iddia ve ispat edilebilir. Zira soyutluk ilkesi uygulanmayacaktır.