|
Sayın meslektaşım, ölü kişiye karşı takip yapılamayacağı için ve öldüğünü bilmediğiniz için bu durumu maddi hata olarak kabul ederek takibi mirasçılara yöneltmeniz gerekir.
Bu konuda yardımcı olabilecek iki kararı paylaşıyorum.
T.C YARGITAY
12.Hukuk Dairesi
Esas: 2016 / 8718
Karar: 2016 / 13983
Karar Tarihi: 11.05.2016
TAKİBİN İPTALİ DAVASI - ALACAKLI VEKİLİ TARAFINDAN EK TAKİP TALEBİ DÜZENLENEREK TAKİBİN USULÜNCE MİRASÇILARA YÖNELTİLMESİNİN İSTENMESİ GEREKTİĞİ - İCRA MÜDÜRLÜĞÜNCE DOĞRUDAN MİRASÇILARA ÖDEME EMRİ TEBLİĞ EDİLMESİNİN İSABETSİZLİĞİ
ÖZET: Somut olayda; muris (borçlu) ...'nin 07.10.2014 tarihinde vefat ettiği, takibin ise .......... tarihinde başlatıldığı anlaşılmıştır. Bu durumda, alacaklı vekili tarafından ek takip talebi düzenlenerek takibin usulünce mirasçılara yöneltilmesinin istenmesi gerekirken, bu husus yerine getirilmeksizin, alacaklı vekilinin 10.03.2015 tarihli dilekçesi ile takibin, borçlunun mirasçılarına karşı devamı talebi üzerine icra müdürlüğünce, doğrudan mirasçılara ödeme emri tebliğ edilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Kaldı ki, kanun maddesi uyarınca borçlunun ölümü ile birlikte (3) günlük sürenin bitiminden itibaren başlayacak olan kanun maddesinde yazılı süre geçmeden mirasçılar aleyhine takip yapılması da mümkün değildir. O halde mahkemece, şikayetin kısmen kabulü ile mirasçı borçlulara gönderilen ödeme emrinin iptaline karar verilmesi gerekirken, bu yöndeki istemin de reddine karar verilmesi isabetsizdir.
(2004 S. K. m. 53, 366) (4721 S. K. m. 606) (6100 S. K. m. 124)
Dava ve Karar: Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Şikayetçilerin, murisleri takip borçlusu ...'nin ölümünden sonra alacaklı tarafından genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığını, ölü kişi hakkında takip yapılamayacağını ve takibin kendilerine yöneltilerek devam edilemeyeceğini ileri sürerek takibin iptali ile konulan hacizlerin fekki talebiyle icra mahkemesine başvurdukları, mahkemece istemin reddine karar verildiği görülmüştür.
HMK'nun 124/3. maddesi uyarınca maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebinin kabulü için, karşı tarafın rızası aranmaz. Aynı maddenin 4. fıkrasında da; “dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hâkim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir” düzenlemesi yer almaktadır. Anılan hükmün talep halinde icra takiplerinde de uygulanması gerekir.
Buna göre, alacaklı tarafından, ölü kişinin mirasçısı yerine ölü kişi hakkında takip yapılması, maddi hataya ve kabul edilebilir bir yanılgıya dayalı olup, dürüstlük kuralına da aykırı olmadığından, alacaklının HMK'nun 124/3-4. maddesi uyarınca taraf değişikliği yapmak suretiyle bu yanlışlığı düzeltmesi mümkündür.
Somut olayda; muris (borçlu) ...'nin 07.10.2014 tarihinde vefat ettiği, takibin ise 07.11.2014 tarihinde başlatıldığı anlaşılmıştır. Bu durumda, alacaklı vekili tarafından ek takip talebi düzenlenerek takibin usulünce mirasçılara yöneltilmesinin istenmesi gerekirken, bu husus yerine getirilmeksizin, alacaklı vekilinin 10.03.2015 tarihli dilekçesi ile takibin, borçlunun mirasçılarına karşı devamı talebi üzerine icra müdürlüğünce, doğrudan mirasçılara ödeme emri tebliğ edilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Kaldı ki, İİK'nun 53/1. maddesi uyarınca borçlunun ölümü ile birlikte (3) günlük sürenin bitiminden itibaren başlayacak olan TMK'nun 606. maddesinde yazılı süre geçmeden mirasçılar aleyhine takip yapılması da mümkün değildir.
O halde mahkemece, şikayetin kısmen kabulü ile mirasçı borçlulara gönderilen ödeme emrinin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile bu yöndeki istemin de reddine karar verilmesi isabetsizdir.
Sonuç: Borçluların temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (bozulmasına), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.05.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.
-----
T.C YARGITAY
12.Hukuk Dairesi
Esas: 2014 / 3184
Karar: 2014 / 6108
Karar Tarihi: 04.03.2014
TAKİBİN İPTALİ DAVASI - BORÇLUNUN TAKİPTEN ÖNCE ÖLÜ OLMASI NEDENİ İLE ÖLÜ KİŞİ ALEYHİNE BAŞLATILAN TAKİBİN İPTALİ İSTEMİ - ALACAKLININ TARAF DEĞİŞİKLİĞİ TALEBİNİN BULUNUP BULUNMADIĞI İNCELENEREK SONUCUNA GÖRE KARAR VERİLMESİ
ÖZET: Borçlu aleyhine başlatılan takipte borçlunun takip tarihinden önce öldüğünün anlaşılması halinde, takibin ölü kişi aleyhine başlatılması hususunun maddi hatadan kaynaklandığı veya taraf değişikliği talebinin dürüstlük kuralına aykırı olmadığı belirlendiği takdirde takibin mirasçılara yöneltilmesi mümkündür. Somut olayda; borçlu T. K.'ın 18.09.2011 tarihinde vefat ettiği, takibin ise 04.12.2013 tarihinde başlatıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, takipte, alacaklının taraf değişikliği talebinin bulunup bulunmadığı hususunun incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekir.
(6100 S. K. m. 124) (YİBK 04.05.1978 T. 1978/4 E. 1978/5 K.)
Dava: Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Karar: Alacaklı tarafından ölü borçlu T. K. aleyhine başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte, borçlu mirasçıları, borçlunun takipten önce ölü olması nedeni ile ölü kişi aleyhine başlatılan takibin iptaline karar verilmesini talep etmişlerdir.
HMK.'nun 124. maddesine göre;
<(1) Bir davada taraf değişikliği, ancak karşı tarafın açık rızası ile mümkündür.
(2) Bu konuda kanunlarda yer alan özel hükümler saklıdır.
(3) Ancak, maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi, karşı tarafın rızası aranmaksızın hâkim tarafından kabul edilir.
(4) Dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hâkim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir. Bu durumda hâkim, davanın tarafı olmaktan çıkarılan ve aleyhine dava açılmasına sebebiyet vermeyen kişi lehine yargılama giderlerine hükmeder.>
Bazı durumlarda, takip talebinde borçlu olarak gösterilen kişinin takip tarihinden önce öldüğü takip devam ederken anlaşılabilir ve bu yanlışlığın düzeltilmesi ihtiyacı doğabilir. Bu halde HMK'nun 124/3. maddesinde düzenlenen iradi taraf değişikliği söz konusu olur. 1086 Sayılı HUMK'nda iradi taraf değişikliği hakkında açık bir hüküm bulunmadığından 4.5.1978 tarihli ve 4/5 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına göre ölü kişi hakkında takip yapılamayacağı ve açılan takibin mirasçılara yöneltilemeyeceği kabul edilmekteydi. Yargıtay'ın bu yöndeki uygulaması özellikle usul ekonomisi açısından eleştirilere tâbi tutulmuştur. Bu eleştirileri dikkate alan yasa koyucu, HMK.'nda iradi taraf değişikliğine olanak veren bir düzenleme getirmiştir. HMK.'nun 124/3. maddesine göre, borçlu aleyhine başlatılan takipte borçlunun takip tarihinden önce öldüğünün anlaşılması halinde, takibin ölü kişi aleyhine başlatılması hususunun maddi hatadan kaynaklandığı veya taraf değişikliği talebinin dürüstlük kuralına aykırı olmadığı belirlendiği takdirde takibin mirasçılara yöneltilmesi mümkündür.
Somut olayda; borçlu T. K.'ın 18.09.2011 tarihinde vefat ettiği, takibin ise 04.12.2013 tarihinde başlatıldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda mahkemece, takipte, alacaklının taraf değişikliği talebinin bulunup bulunmadığı hususunun incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
Sonuç: Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.03.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.
|