 |
Alıntı: |
 |
|
|
 |
Yazan Av. Mehmet Demirezen |
 |
|
|
|
|
|
|
Sayın Meslektaşım
Çekte ''ödeme yasağı''şerhi ve hatta ''imzanın benzememesi nedeniyle işlem yapılamadığına'' dair şerhler çekin ibrazı hükmündedir.
Bu durumda çekin süresi içinde ibrazı tamamlanmış olup hem hukuki hem de cezai yönden takibinin mümkün olması gerekmektedir.
Ödeme yasağının olması ve menfi tespit davasının olması yapmış olduğunuz takip,dava yada ceza davasında sadece bekletici mesele yapılmasına neden olur. Menfi tespit davasının kabul ile sonuçlanması halinde hukuki ve cezai yönden sorumluluk sona erer, aksi halde her iki sorumluğunun çek kanunda düzenlenen yaptırımlar açısından devam etmesi gerekmektedir.
Çek üzerindeki imzanın keşideci imzasına benzemediği iddiası ile işlem yapmama banka görevlisinin takdirinde olan bir husus değildir. Banka görevlisi çekin arkasına bu hususa ilişkin olarak şerh düşmekle mükelleftir. Bu şerh ise ibraz hükmünde olup yasal yollara müracaat için yeterlidir.
Aksi durumda her kişi yaptırımlardan kurtulmak için bu yollara tevessül edebilir ki bu durumda yasal düzenlemelerle getirilmeye çalışılan çekin güvenilirliği ortadan kalkmış olur
Saygılarımla
|
|
 |
|
 |
|
Sayın Demirezen,
Belirttiğiniz şekilde, çekin ibraz edilmiş olduğu tartışmasızdır. Burada önemli olan Çek Kanunu m.5 kapsamında çek sahibinin cezalandırılması konusunda gerekli şartların oluşup oluşmadığı hususudur. Kanun metninde açıkça ve özellikle "
çekle ilgili olarak 'karşılıksızdır' işlemi yapılmasına sebebiyet veren kişi hakkında" demektedir.
Bu durumda, hukuken geçerli bir ibraz yapıldığı fakat Çek Kanunu m.5 kapsamında cezalandırmanın şartlarının oluşmadığı kanaatindeyim.