Mesajı Okuyun
Old 29-12-2017, 11:24   #3
Mehmet Mustafa ÖZÜNVER

 
Varsayılan

Değerli üstadım;cevabınız için öncelikle teşekkür ediyorum.

Sigorta şirketine yaptığım başvuruda yetişkin müvekkilin, annesiyle birlikte yaşadığını ve ana kızın birbirine destek olduğunu belirterek destekten yoksun kalma tazminatı talep ettim.

Destekten yoksun kalma talebimin gerekçesi ise parasal destek olmayıp; annenin ev/çarşı/pazar işlerinde kızına yardımcı olması, fikri tecrübesini kızıyla paylaşması ve ölüm ile birlikte bu menfaatlerden doğan yoksunluk oluşturmaktadır. Nitekim YARGITAY'ın bayram günlerinde yapılan ziyareti, evde aileye yardımcı olunmasını maddi destek sayan kararları mevcut.

Doğrusu ben bu durumu 60 yaş üstü yani pasif dönemde geliri olmayan karı kocanın birbirine destekliği gibi düşünüyorum. Nasıl ki; ölen eşin eve parasal desteği olmasa da temizlik,bulaşık, pazar ihtiyaçlarının temini hususunda yaptığı hizmetleri destek olarak kabul edilip; tazminat hakkı doğduğunu kabul ediyorsak, birlikte yaşayan ana kızın da aynı şekilde birbirine destek olduğunu kabul etmemiz gerekecektir diye düşünüyorum.

Tabi burada Yargıtayın bazı kararlarında belirttiği, gerçeğin olasılıklara üstünlük ilkesini de gerekçe olarak görmek icap etmektedir. Nitekim varsayımsal hesaplamalarda kızın muhtemel evlenme yaşı 25 kabul edilmekteyse de ortada 25 yaşın üstü evlenmeyen ve yalnızca anne ile yaşayan ve ayrı bir maddi geliri olmayan yetişkin evlat mevcut.

Bu arada bazı kararlarda destekten yoksun kalma hesabının SGK çerçevesinde değerlendirilemeyeceğini, Sosyal Güvenlik Kurumlarına ilişkin düzenlemelerin destekten yoksun kalma tazminatında kıyas unsuru kabul edilemeyeceği tarzında kararlar anımsıyorum. Özellikle ölümle birlikte destekten yoksun kalanların tazminat oranlarının benimsenmesinde SGK gelir bağlanma oranlarının göz önünde bulundurulmaması gerektiğini hatırlıyorum. Bu çerçevede sizin belirttiğiniz Kanun maddesi çözüm olabilir mi?