Mesajı Okuyun
Old 19-12-2017, 16:41   #5
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Hulusi Metin
" TMK 706, TBK 237, TK 26 ve Noterlik K. 60 ve 89. maddeleri gereğince, taşınmaz mülkiyetinin nakline dair sözleşmeler resmi şekilde yapılmadıkça geçersiz olup, hukuken alıcıya her hangi bir hak bahşetmez. Bu nedenle, taraflar arasında düzenlenen harici satış sözleşmesi mülkiyetin nakli bakımından geçersizdir "

KAMULAŞTIRMA KANUNU MADDE 19/son "(Ek fıkra: 26/5/2004-5177/35 md.) Başkası adına tapulu, sahipsiz ve/veya zilyedi tarafından iktisap edilmemiş yerin kamulaştırmasında binaların asgarî levazım bedeli, ağaçların ise 11 inci madde çerçevesinde takdir olunan bedeli zilyedine ödenir

Sayın (Av.Hulusi Metin)'in beyanı tapulu taşınmazlar için öngörülen düzenlemelere göre kuşkusuz doğrudur. Ancak özel bir kanun niteliğinde olan Kamulaştırma Kanunu 19/son maddesi ile ayrıcalıklı bir hüküm getirerek kamulaştırmada tapulu taşınmazların tapu maliki dışındaki zilyedi tarafından yapılan muhdesat bedelinin tapu malikine değil yapı sahibine (zilyedine) ödenmesini kabul etmiştir. Ortada açılan bir kamulaştırma bedelinin tesbiti ve tescil davası bulunduğuna göre ;burada TMK.TBK,TK.ve Noterlik K.nun genel hükümleri değil Kamulaştırma K.hükümleri uygulanacaktır.

Bu yönden açılan kamulaştırma davasında binayı yapan kişinin muhdesat bedelinin kendisine ödenmesini talep etmesinde ve buna dayalı olarak muhdesatın aidiyetinin tespiti davası açmasında hukuki yararının bulunduğu açıktır.