Mesajı Okuyun
Old 10-11-2017, 16:52   #4
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

Avukat75'in görüşüne katılıyorum.
HGK.lunun son kararlarında davaya hiç cevap vermeyen yada süresinde cevap vermeyen davalının sonradan ıslah yoluyla da olsa zamanaşımı def'inde bulunamayacağı kabul edilmiştir.

Oysa;soruda geçen olayda davalının ıslah hakkını kullanması durumu söz konusu olmayıp davacının kısmi davadaki dava miktarını ıslah yolu ile arttırması durumu söz konusudur.

Kısmi davada dava değerinin arttırılması şeklindeki ıslah "davanın tamamen ıslahı" niteliğinde olup, davacı HMK 180 m.sine göre yeni bir dava dilekçesi vererek davalıya tebliğ ettireceği gibi, yeni talebini ıslah dilekçesi içine yazarak bunu da 177/2 m.göre davalıya tebliğ ettirir. Her iki halde bu dilekçe yeni bir dava dilekçesi niteliğinde olduğundan ,davalı bu dilekçeye cevap süresi içinde cevap vererek, ıslah yolu ile ileriye sürülen miktar ile sınırlı olmak üzere zamanaşımı def'inde bulunabilir.