Mesajı Okuyun
Old 27-07-2017, 09:15   #2
Av. Can DOĞANEL

 
Varsayılan

1- İdare her türlü işlemini geri alabilir, düzeltebilir, değiştirebilir. Bunu yaparken usulde ve yetkide parallelik ilkesine uyulmalıdır. Ancak bu olayda ilk kararın geri alınması işlemi tüm sonuçları ile ortadan kaldıramaz. Çünkü tapu sicil müdürlüğünde gerçekleşmiş bir tescilin meclis kararı ile kaldırılması mümkün değil. Bu nedenle dava açılması yönünde alınan karar usul olarak doğrudur.
2- İlk kararın içeriğindeki çeşitli seçenekler durumu değiştirir. Bence dava kesinlikle adli yargıda görülecektir.
İhtimallere gelince, tapuda yapılan satış sözleşmesinde bu şart yazılmışsa (tesis yapma) bir nevi sözleşmeye bağlı vefa hakkı tanınmış olur ve bu belediyenin işini kolaylaştırır. Esasında ihale şartnamesinde bu hususların yazılmış olması da alıcıyı bu şartla bağlar zira şarta bağlı bir satış "bir nevi tahsis" yapılmıştır. Bedel de sembolik tutulduysa tahsis amacının daha ağır bastığı düşünülebilir. Yine tesisin yapılmadığını ispatlamakla Belediye'nin davada eli güçlü olacaktır.
Ancak tapudaki satış akdine veya ihale şartnamelerine ve ihale sözleşmesine bu tesisle ilgili herhangi bir ifade yazılmadı ise A.Ş.'nin şansı olur. Belediye kamuya ait bir taşınmazı sattığından böyle şartlarla satış yapabilir. Aslında böyle durumlarda Belediye'nin izlemesi gereken yol tahsistir ama yatırımcı için daha cazip olan satış yolunun kullanılmasında da bir sakınca yoktur. Amaç kamu yararı, istihdam hayvancılık yapan yöre halkına fayda vb. dir. Sözleşmeye aykırılık gibi düşünülürse zamanaşımı 10 yıl olur.