06-07-2017, 09:24
|
#4
|
|
1.)Köy senedi olarak ifade edilen senet aslında zilyetlik devir sözleşmesidir. Tapusuz taşınmazlarda zilyetliğin devredildiğine gösterir bir belgedir. Belge babanın yazılı imzasını taşıdığından muhtarlıkça tastik edilmesi ve tanıkların imzalaması bir geçerlilik şartı değildir. Sadece ispat kolaylılığı sağlar. Yani tanığın birisinin imzasının bulunmaması tapusuz taşınmazlar için bu senedi geçersiz hale getirmez.( İhtiyar heyeti tastiki ve tanık imzası mühür veya parmak izi kullanması halinde önem gösterir)
2.)Tapulu yerlerde taşınmazların alım ve satımı ,devir ve temliki TMK. 706 ,TBK 237 ve Tapu K.26’ya göre tapuda yapılacak resmi şekle tabidir. Zilyetlik devrinin geçerliliği yoktur. Sözleşme tarihinde taşınmazlardan birisi tapulu ( diğerinin 2008 yılında ifrazen tapulu olduğu söylendiğine göre geldisine bakmak gerek. 2005 yılına göre onun da tapuda kayıtlı olacağını tahmin ediyorum. ) olduğu cihetle göre tapulu yerlerde harici senetle satış veya devir geçersiz olup hüküm ifade etmez.
3.) Kaldı ki; tapulu da olsa tapusuz da olsa , annenin ölümü ile taşınmazlar taksim görmediğinden “elbirliği mülkiyeti” halindedir. Elbirliği mülkiyetinde mirasçıların tümünün birlikte hareket etmesi gerekir. Mirasçılardan birinin hisse devri geçersiz olup bu yönden de hüküm ifade etmez.
4.) Babanın sözleşme tarihinde 90 yaşında olması fiil ehliyeti ile ilgilidir. Kişiye göre değişebilir. Ehliyetsilik durumu varsa her türlü delille ispat edilebilir. Diye düşünüyorum.
|