|
T.C. YARGITAY
12.Hukuk Dairesi
Esas: 2016/22205
Karar: 2016/19220
Karar Tarihi: 20.09.2016
İMZAYA İTİRAZ - KANUN MADDESİNDE TAZMİNAT VE PARA CEZASI ÖNGÖRÜLMEDİĞİNDEN MAHKEMECE ALACAKLI ALEYHİNE TAZMİNATA VE PARA CEZASINA HÜKMEDİLMESİNİN İSABETSİZ OLDUĞU - DÜZELTEREK ONAMA
ÖZET: Kanun maddesinde, tazminat ve para cezası öngörülmediğinden, mahkemece alacaklı aleyhine tazminata ve para cezasına hükmedilmesi isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından, kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir.
(2004 S. K. m. 170, 366)
Dava ve Karar: Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Alacaklı tarafından altı adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlunun, takibe konu senetteki imzanın kendisine ait olmadığını ileri sürerek takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, imzaya itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına ve takip konusu alacağın %20'si oranında icra inkar tazminatına ve takip konusu alacağın %10'u oranında para cezasına hükmedildiği anlaşılmaktadır.
Takip konusu bonolar incelendiğinde; bono lehtarının ..., keşidecisinin ... olduğu, senet arkasında ...nin kaşesi üzerinde imzasının bulunduğu, altında ise çek lehtarı ...nun cirosunun bulunduğu anlaşılmıştır.
Bononun lehtarı ..., bonodaki haklarını ciro etmeden bonoyu ...'ye devredemez. Bir başka anlatımla, bononun arka yüzündeki ilk cironun, bononun lehtarına ait olması gerekir. Dolayısıyla lehtardan önce yapılmış bulunan ....'nin cirosu, ...'yi dayanak bonodan sorumlu kılmaz. Bu nedenle işin esasının incelenmesi yerinde değildir. İİK'nun 170/a maddesine göre, anılan husus takibin iptali nedeni olsa da, temyiz edenin sıfatına göre bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.
Ancak, İİK'nun 170/a maddesinde, tazminat ve para cezası öngörülmediğinden, mahkemece alacaklı aleyhine tazminata ve para cezasına hükmedilmesi isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından, kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir.
Sonuç: Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 08/12/2015 tarih ve 2015/487 E.-2015/731 K. sayılı kararının hüküm bölümünün 1. bendinde yer alan alacaklı aleyhine tazminat ve para cezasına hükmedilmesine ilişkin kısmın tamamen silinerek karar metninden çıkartılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 438. maddeleri uyarınca onanmasına, mahkeme kararı düzeltilerek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.09.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi. (¤¤)
Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı
|