Mesajı Okuyun
Old 20-03-2017, 15:59   #3
Av.Şenel DELİGÖZ

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY

15.Hukuk Dairesi
Esas: 2004/3162
Karar: 2004/4726
Karar Tarihi: 29.09.2004


TASARRUFUN İPTALİ DAVASI - DAVALI BORÇLU İLE DİĞER DAVALI ÜÇÜNCÜ KİŞİNİN BABA KIZ OLMALARI - KANUNDA BELİRTİLEN SÜRE İÇERİSİNDE DAVANIN AÇILMIŞ OLMASI - İCRA TAKİBİNE KONU ALACAK VE FERİLERİYLE SINIRLI OLMAK KAYDIYLA TASARRUFUN İPTALİ GEREĞİ

ÖZET: Davalı borçlu ile diğer davalı üçüncü kişi H.Ö.’in baba-kız olmaları, kanunda belirtilen süre içerisinde davanın açılmış olması ve tasarrufun iptali şartlarının oluşması nedeniyle icra takibine konu alacak ve ferileriyle sınırlı olmak kaydıyla tasarrufun iptaline karar verilmesi gerekir. Kararın bu nedenle bozulması gerekli görülmüştür.

(2004 S. K. m. 277, 278, 279, 280, 281, 282, 283, 284)

Dava: Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

Karar: Dava, tasarrufun iptali istemiyle açılmış, mahkemece tasarrufun borcun doğumundan önce olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karar davacı tarafça temyiz edilmiştir.

Mahkemenin red gerekçesi 3.3.1997 tarihli kredi sözleşmesinin tasarruftan sonraki tarihli olmasıdır. Bu kredi sözleşmesi gerçekten iptali istenen tasarruftan sonraki tarihlidir. Ancak davacı banka ile davalı borçlu İ. N.Ö. arasında 1.2.1990 tarihinden itibaren kredi kartı sözleşmeleri imzalanmıştır. Bu sözleşmeler aynı nitelikte olup birbirini izlediğinden ve 1.2.1990 tarihli sözleşmeye de icra takibinde dayanıldığından borcun doğum tarihinin ilk sözleşmenin yapıldığı tarih olarak kabul edilmesi gerekir. Dairemizin yerleşmiş uygulaması bu doğrultudadır. Davacıyla davalı borçlu arasındaki ilk kredi kartı sözleşmesinin tarihi dikkate alındığında tasarruf borcun doğumundan sonradır. Mahkemece daha önce yapılan kredi kartı sözleşmeleri dikkate alınmaksızın 3.3.1997 tarihli sözleşme borcun doğumu kabul edilerek yazılı gerekçeyle davanın reddi doğru olmamıştır.

Mahkemece yapılacak iş, davalı borçlu ile diğer davalı üçüncü kişi H. Ö.’in baba-kız olmaları, kanunda belirtilen süre içerisinde davanın açılmış olması ve tasarrufun iptali şartlarının oluşması nedeniyle icra takibine konu alacak ve ferileriyle sınırlı olmak kaydıyla tasarrufun iptaline karar verilmesinden ibarettir.

Kararın bu nedenle bozulması gerekli görülmüştür.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 29.09.2004 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

(KAYNAK: Av. Mehmet GEDİKBAŞ)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı