15-03-2017, 16:17
|
#3
|
|
Sayın antipersonel ilginiz için teşekkür ediyorum.
Biraz daha konuyu açayım.
Davayı Karayolları Gnl.md. ne karşı kamulaştırma yapılmaksızın el atmadan doğan tazminat davası şeklinde açtık. El atma 1983 sonrası olduğu için arsa niteliğinde kadastro parseli olarak kabul ile emsal araştırması yöntemi ile değeri belirlendi. (200.000,00TL.)Yargılama giderleri ve nispi vekalet ücreti lehimize hükmedildi. Ancak dava sonuçlanmadan belediye o bölgede revize imar planı yaptı ve dava konusu yerin tamamı yol olarak gösterildi, müvekkil adına başka yerden iki parsel tahsis edilerek plan kesinleşti. Kesinleşen imar planı belediye tarafından tapuya verildi ve dava konusu yer yol olarak terkin edildi. Dolayasıyla davalı belediye olmadığı için uzlaşma ya da trampa söz konusu değil. Davayı açtığım tarihte dava konusu yer, mevzi imar planı içinde ancak olduğu gibi bırakılan kadastro parseli idi.
Şimdiki endişem şu; ilam onandığında tazminat tutarını almak için icraya başvuracağız. Parayı ödemeden veya ödedikten sonra Karayolları el atılan yerin terkini için tapuya gittiğinde zaten bu yerin yol olarak terkin edildiğini görecek, Mesele de bundan sonra başlıyor. Ne olacak? Ne tür hukuki yollara başvurulabilir?
|