Meslektaşımızın üstteki "belirsiz alacak davası" tespiti yerindedir. Aslında Hakim, talebinizde yer alan " davanın gerçek değerinin belirlenmesinden sonra" ( HMK 207 - Belirsiz Alacak Davası) ve "yapacağımız ıslahla" (HMK 209- kısmi dava)beyanlarınızın farklı dava türlerine ait olması nedeniyle HMK 119/1-ğ gereği (açık bir şekilde talep sonucu) talebinizin muğlak olması nedeniyle, talebinizi açıklamanız için bir haftalık kesin süre vermesi gerekirdi.
Siz bunu beklemeden vereceğiniz dilekçede bu talep muğlaklığınızı da giderebilirsiniz. Ben benzer şekilde "talep miktarını arttıracağız" yerine eski humktan kalma alışkanlıkla "ıslah edeceğiz" beyanınında bulunduğum davada, mahkemece kısmi dava yorumuna gidilmemesi için HMK 119/1-ğ ve 119/2 uyarınca bir dilekçe ile talebimin "belirsiz alacak davası" olduğunu açıkladım. Önümüzdeki ay da HMK 107/2 uyarınca talep miktarı arttırımında bulunacağım.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2015/22-1052 2015/1612 K.
" Bunun yanında, şayet açılan davada asgari bir miktar gösterilmişse ve bunun alacağın bir bölümü olduğu anlaşılmakla birlikte, belirsiz alacak davası mı yoksa belirli alacak olmakla birlikte kısmi dava mı olduğu anlaşılamıyorsa, bu durumda 6100 sayılı Kanunun 119/1-ğ. maddesinin aradığı şekilde açıkça talep sonucu belirtilmemiş olacaktır.
Talep, talep türü ve davanın niteliği açıkça anlaşılamıyorsa, talep muğlaksa, aynı Kanunun 119/2. maddesi gereğince, davacıya bir haftalık kesin süre verilerek talebinin belirsiz alacak davası mı, yoksa kısmi dava mı olduğunun belirtilmesi istenmelidir..."
http://www.turkhukuksitesi.com/serh.php?did=16334