28-12-2016, 17:22
|
#5
|
|
Takip ilamsız takip.-Abonelik sözleşmesine dayalı (sahtelik iddiası olsa da)
Aynı anda hem icra dosyasına verdiğiniz dilekçe ile borca ve imzaya itiraz ettiniz hem de aynı zamanda icra hukuk mahkemesine teb. tar. düz. davası - şikayeti- açtınız.
Bu dilekçede teb. tar. düzeltilmesi ile icra dosyasına yaptığınız itirazın kabulünü ve takibin durdurulmasına
karar verilmesini istediniz. Zaten bu talepler bu davanın doğal sonucu olarak karşımıza çıkmkata..
Şikayet kabul edilirse zaten ilamsız takip duracak.
Bunun ötesinde mahkeme takibin iptaline ve tazminata karar veremez.
İİK da borçlu sıfatı ile ilamsız takibe karşı itiraz edilerek takibi durdurduktan sonra yine borçlu sıfatı ile icra hukuk mahkemesinden ilamsız takibin iptalinin istenebileceği bir dava türü yok. Dolayısı ile bu tür bir dava olmadığından bu tür bir davada istenebilecek kötü niyet tazminatı da yok.
Borçlu sıfatı ile bundan sonra menfi tespit davası açılabilir. O da normal mahkemelerde. Duran bir takibe karşı bu tür bir dava açmakta hukuki yarar var mıdır. Bence vardır.
Alacaklı taraf itirazı aşmak adına İİK da sayılan yasal yollara giriştiğinde borçlunun ancak bu davalarda bu tür bir talep hakkı doğmakta ..
sonuçta haklısınız bence ..
|