Mesajı Okuyun
Old 07-11-2016, 15:32   #6
cordell

 
Varsayılan

Böyle bir geçerlilik şartı mevcut değil; ancak noter kanalıyla yollamak, bildirimin yapıldığını ispat etmek konusunda yardımcı olacaktır diye düşünüyorum.

556 s. KHK m.21/6 hükmü biraz kafa karıştırıcı. Açık bir şekilde " İnhisari olmayan lisans sahiplerinin, dava açma hakları yoktur. " ibaresi yer almakta. Dolayısıyla ilgili sözleşme maddesinin bu bildirim şartını ortadan kaldıracağını düşünmemekteyim. Aşağıda örnek bir kararın ilgili kısımlarını paylaşıyorum:


YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
2002/553 E
2002/753 K
Karar Tarihi: 01.02.2002

Karar: Davacı vekili, müvekkili ile Japonya da mukim Honda Motor Co. Ltd. arasında 1.7.1992 tarihli (Münhasır Distribütörlük Ve Pazarlama Sözleşmesi) imzalandığını, anılan şirketin uluslar arası çapta ticari markaların hamili olduğunu, müvekkilinin anılan sözleşme ile Honda markalı otomobillerin ve yedek parçalarının Türkiye de satışı, pazarlaması ve dağıtımı ile bakım ve servis de dahil olmak üzere 3.ncü kişilere bayilik verilmesi hususunda yetkili kılındığı gibi Honda ya ait ticari markaların, telif haklarının, patentlerin, kullanılan model ve tasarımların, sınai ve mülkiyet haklarının 3.ncü kişilerce kullanılması halinde ilgili hakların korunması için gerekli önlemlerin alınması konusunda da yetkili kılındığını, müvekkilinin Bursa yetkili bayisinin dava dışı İnallar....A.Ş. olduğunu, davalının Kırgızlar Honda unvanı altında Honda marka araçların tamir, bakım ve boya servisi işlettiğinin saptanması üzerine yapılan tespitte davalının markaya ait özel amblemi kullandığının ve keza marka ve logoyu işyerine ait antetli kağıtlarda, araç bakım tablolarında, iş tulumlarında ve iş emirlerinde kullandığının tespit olunduğunu, davalının ticari faaliyetleri sırasında yapmış olduğu işin kalitesi, kullanmakta olduğu yedek parçalar ve müşteri memnuniyeti konularında ciddi endişeler taşıdığını, davalının anılan eylemlerinin haksız rekabet olduğunu ileri sürerek, davalının markaya tecavüzünün ref i ve meni, haksız rekabetin önlenmesine, fazlaya ilişkin hak saklı kalmak kaydıyla 500.000.000 lira maddi tazminat ve 1.000.000.000 lira manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.



556 sayılı KHK. nin 21. maddesi sadece inhisarı lisansa sahip olanların marka sahibinin markadan doğan haklarına tecavüz edilmesi halinde bu Kanun Hükmünde Kararname uyarınca marka sahibinin açacağı davaları kendi adına açabileceği, basit veya adi lisans diye de anılan inhisarı olmayan lisans sahiplerinin kural olarak böyle bir hakka sahip olmadığı, ancak basit lisans sahiplerinin de marka sahibine noter kanalıyla yapacağı bir bildirimden sonra marka sahibinin 3 ay içerisinde dava açmaması halinde bu bildirimi de ekleyerek kendi adına dava açabileceğini ve lisans sözleşmelerinde, bu Kanun Hükmünde Kararnameye aykırı hükümlerin bulunamayacağı ve bulunduğu takdirde geçersiz olduğu hükme bağlanmıştır.

Davacı taraf, TPE nezdinde tescilli bulunan Honda markasının sahibi yabancı firma ile distribütörlük sözleşmesi yanı sıra ayrıca lisans sözleşmesi de imzalamıştır. İmzalanan lisans sözleşmesi inhisarı bir lisans sözleşmesi olmayıp, basit lisans sözleşmesidir. Bu itibarla lisans verene noter vasıtasıyla bildirimde bulunmadan marka hakkına dayalı olarak dava açamayacağı gibi distribütörlük sözleşmesinin 12/2 maddesi de davacıya anılan şekilde dava açma hakkı sağlamaz.