Çekte (A)ciranta ödediği çek bedeli için kendisinden önceki ciranta (B)'ye ve keşideci (C)ye karşı ödeme makbuzu ve çeke dayanarak Samsunda ilamsız adi takipte bulunmuştur. (B)'nin çekte gerçek kişi tacir olarak kaşe ile "Samsun" ilindeki işletmesinin ünvanı, adresi ve Vergi Dairesi şeklinde imzası bulunmaktadır.Yani (B)çeki işletmesi ile ilgili kullanmıştır.(B) yerleşim yerinin "İstanbul" ili olduğundan bahisle takibe itiraz etmiştir.

1-Gerçek kişi (B) nin "işletme adresinin" olduğu yer olan Samsun icrası takipte yetkili midir?Yoksa takibin gerçek kişi B'nin "yerleşim yerinde" mi yapılması gerekirdi.

2-Borçlulardan Keşideci(C) şirketin adresi İstanbul adresindedir.Samsun icraları yetkili ise keşidecinin yetki itirazı yerinde midir?

Medeni Kanun 19.maddesi "Yerleşim yeri bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir.

Bir kimsenin aynı zamanda birden çok yerleşim yeri olamaz.

Bu kural ticari ve sınai kuruluşlar hakkında uygulanmaz."

şeklinde olup burada gerçek kişi tacirin tüzel kişiliği bulunmayan işletme adresi de yerleşim yeri midir?

Yine HMK MADDE 14- (1) Bir şubenin işlemlerinden doğan davalarda, o şubenin bulunduğu yer mahkemesi de yetkilidir. (HMUK MADDE 17 – Hakiki veya hükmi bir şahsın muhtelif mahallerde şubeleri bulunduğu takdirde o şubenin muamelesinden dolayı iflas davası müstesna olmak üzere o şubenin bulunduğu mahalde dahi dava ikame olunabilir) hükmü uygulanır mı? Sorudaki gerçek kişi tacirin işletmesinin şubesi yok...
Cevaplarınız için şimdiden teşekkürler....