Mesajı Okuyun
Old 01-08-2016, 15:08   #2
Av. Ahmed EKMEN

 
Varsayılan

Merhaba,
Aşağıdaki kararı bilginize sunarım.

Kazancı'dan alınmıştır;

T.C.
YARGITAY
8. HUKUK DAİRESİ
E. 2000/6133
K. 2000/6695
T. 25.09.2000

DAVA : Hüseyin .. ile Şerafettin .. aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair Çubuk Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 19.11.1999 gün ve 430-137 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

KARAR : Davacı; 19.11.1999 tarihli dava dilekçesinde, satın alma ve zilyedlik nedenine dayanarak 1082 parsel numaralı taşınmazla birlikte Çamardı mevkiinde, Büyüköz semtindeki davalıya ait gayrimenkullerin tapu kayıtlarının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı; dava dilekçesinde, 1082 parselle birlikte parsel numarası verilmeksizin Çamardı mevkiinde, Büyüköz semtindeki davalıya ait gayrimenkullerin tapu kayıtlarının iptalini istemiştir. Davaya konu taşınmazlar, bir bölümü parsel numarası bildirilmek suretiyle dava dilekçesinde açıklanmış, diğer taşınmazlar hakkında mevkii ve semt belirtilmiş, ancak parsel numarası bildirilmemiştir. Başka bir anlatımla; diğer taşınmazların durumu kapalı kalmıştır. HUMK.nun 75/2.maddesi hükmüne göre, hakim dava dilekçesinde müphem ve mütenakız gördüğü iddia ve sebepler hakkında izahat isteyebilir. Aynı maddenin son fıkrası hükmünde de "hakim davanın her safhasında iki tarafın iddiaları hududu dahilinde olmak üzere kendilerini istima ve lazım olan delillerin ibraz ve ikamesini emredebilir." Yasanın bu açık hükümleri karşısında, davacıdan 1082 parsel dışında kalan Çamardı mevkii, Büyüköz semtindeki davalıya ait davaya konu yapılan taşınmazların varsa parsel veya tapu tarih ve numaraları istenmek suretiyle gerekli açıklamalar yaptırılarak bunlar hakkında da taraf iddia ve savunmaları çerçevesinde delillerin toplanması gerekirken bu husus açıklığa kavuşturulmadan ve davaya konu olan tüm taşınmazlar belirlenmeden davanın reddine karar verilmiş olması usul ve Yasaya aykırıdır.

Davaya konu 1082 parselle ilgili temyiz itirazlarına gelince:Taşınmaz 18.11.1950 tarihinde davalı adına tespit edilmiş, tutanak 13.02.1957'de kesinleşmiştir. Davacı; bu taşınmazla ilgili iddiasında, taşınmazı 17.09.1960 tarihinde satın aldığını ve bu tarihten itibaren taşınmaza zilyed olduğunu ileri sürmüştür. Tapulu taşınmazın harici satışının geçersiz olduğu MK.nun 634, Tapu Kanununun 26 ve Borçlar Kanununun 213.maddeleri gereğidir. Mahkemenin bu sebebe dayalı olarak 1082 parsel hakkında davanın reddine dair hükmünde usul ve Yasaya aykırı bir yön bulunmadığından davacının 1082 parselle ilgili temyiz itirazlarının reddi ile bu taşınmaza ait hüküm bölümünün onanması gerekmiştir.

SONUÇ : Dava konusu taşınmazlardan hakkındaki davanın reddine karar verilen 1082 parsele yönelik davacının temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddi ile hükmün bu parselle ilgili bölümünün ONANMASINA,

SONUÇ : Dava dilekçesinde davaya konu yapılan ve 1082 parsel dışında kalan taşınmazlar hakkındaki hüküm bölümünün de yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA ve 2.080.000.-lira peşin harcın onama harcına mahsubuna 25.09.2000 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.