13-07-2016, 15:00
|
#9
|
|
1935 doğumlu muris, 05.2013 yılında, ölümünden 10 ay önce, noterde düzenleme şeklinde vasiyetname ile oturduğu bir adet daireyi, 3 çocuğundan birisine bırakmıştır.
Vasiyetnamede "Özel ... Tıp Merkezi Ruh Hast. Müth. Dr. X. ve İç Hastalıklar Uzmanı Dr. Y. tarafından verilen, Baştabip Op. Dr. Z. tarafından onaylanan . tarihli . prot. nolu raporda (.....) hukuki eylem ve işlem yapma ehliyeti mevcut olduğu görüldü" yazısı mevcut ve iki tanık var.
Ölümden iki ay sonra 05.2014'te vasiyetname açılması davası sulh hukukta görülmüş, iki çocuğun varlığı tespit olunmuş, vasiyetname ilanen tebliğ olunmuş, ancak müvekkil olan üçüncü çocuk tespit olunamamış, bu şekliyle 06.2015'te karar yazılmış, ancak 01.2016'da vasiyetname alacaklısının vekili tarafından üçüncü çocuk olan müvekkilin varlığı mahkemeye bildirilmiş ve ardından müvekkile vasiyetname açılması kararı tebliğ edilmiş.
(olay özetini neden bu kadar uzun tuttum bilemiyorum, konu ile ilgili detaylı bilgiye sahip olmadığımdan olsa gerek)
Müvekkilin saklı payı, yasal miras payının 1/2'si sanırım,
3 çocuk var, yasal miras payları 2/6'şar,
Saklı pay ise 1/6 olmuş oluyor sanıyorum.
Müvekkilin 1/6 payı için açılması gereken dava tenkis davası heralde, sadece tenkis davası açmak yerine vasiyetnamenin iptali, mümkün değilse tenkisi şeklinde terditli dava mı açmak gerekir, tebligattan itibaren 1 ay içerisinde murisin son yerleşim yeri Asliye Hukuk mahkemesinde mi açılır?
Teşekkür ederim.
|