Mesajı Okuyun
Old 06-04-2016, 21:37   #8
Av.Ufuk Bozoğlu

 
Mutlu İşte beklenen şarkı :))))

6.Hukuk Dairesi
Esas: 2011/9342
Karar: 2011/14062
Karar Tarihi: 08.12.2011

Dava: Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı önalım davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

Karar: Dava, önalım hakkı nedeniyle davalı adına kayıtlı payın iptali ve davacı adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece istemin reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Önalım hakkı paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda payın üçüncü kişiye satılması halinde, diğer paydaşlara o payı öncelikle satın alma yetkisi veren bir haktır. Bu hak paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve payın üçüncü kişiye satılması ile kullanılabilir hale gelir. Her pay satışından sonra bu hak yeniden doğduğundan payın tekrar satılması halinde paydaşların önalım hakkını kullanmalarına yasal bir engel bulunmamaktadır.

Olayımıza gelince; dava konusu 35 ada 1 parselin paydaşlarından R____ Y ____ 2/48 payını davalıya, 6.7.2010 tarihinde satması üzerine davacı önalım hakkının tanınmasını istemiştir. Davalı, taşınmazda önceden paydaş olduğunu, payını daha önce sattığını ve taşınmazda yeniden paydaş olması nedeniyle önalım hakkının kullanılamayacağını savunmuştur. Ancak, dosya içeriğinden ve tapu kaydının incelenmesinden önalım hakkına konu edilen taşınmazın Ş ____ ve L ____ Y ____ mirasçılarının 9.11.2005 tarihli intikal işlemi ile paylı mülkiyete çevrildiği, davalı F ____ H ____'in payını 23.2.2007 tarihinde Z ____ E ____'a satarak üçüncü şahıs durumuna geldiği anlaşılmaktadır. Bu nedenle davalı taşınmazda paydaş kabul edilemez.

Davacının üçüncü şahıs durumunda olan davalının taşınmazdan 6.7.2010 tarihinde pay satın alması nedeniyle önalım hakkını kullanmasında yasal bir engel bulunmamaktadır. Bu nedenle ortada paydaşa yapılmış bir satış olmadığından işin esası incelenerek bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.

Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 08.12.2011 tarihinde oybirliği ile, karar verildi.

Saygı ile,