 |
Alıntı: |
 |
|
|
 |
Yazan Av. Engin EKİCİ |
 |
|
|
|
|
|
|
İsabetli bir karar.
|
|
 |
|
 |
|
Haklısınız Üstad,
 |
Alıntı: |
 |
|
|
 |
Yazan Av.Suat Ergin |
 |
|
|
|
|
|
|
Karar isabetli olabilir ama gerekçesini ıskalamışlar bence. Ne yani Yargıtay, kanunda olmayan ama içtihat yolu ile doldurduğu kanun boşluklarını inkar eder hale mi geldi?
|
|
 |
|
 |
|
Size'de hak veriyorum Üstad.
Yargıtay'ın evli kişilerin eşlerini aldatmaları durumunda aldatılan eşin diğer eşten ve bu diğer eşle aldatma eylemini gerçekleştiren üçüncü kişiden tazminat isteyebileceği kararı temel haklarla uyuşmayan bir karardı. Ve THS'de bir hayli tartışılmıştı. O zamanki tartışma için:
http://www.turkhukuksitesi.com/showt...t=54618&page=4
Av. Engin EKİCİ'nin
isabetli bir karar olduğu düşüncesini paylaşıyorum.
Kararın gerekçesi içinse Sayın Av.Suat Ergin'le aynı düşüncedeyim.
Yargıtay aldatma durumunda aldatan eşin ve bu eşle beraber aldatma eylemini gerçekleştiren üçüncü kişinin tazminata mahkum edilemiyeceği konusunda isabetli ve yerinde bir karar vermiş bence. Ama asıl görevi yasada haksız fiil olarak tanımlanmıyan bir fiilin haksız fiil olup olmadığını açığa çıkarmak olan Yargıtay'ın
mevzuatta yeri yok gerekçesi ile olayı baştan savması gereken gerekçe olmasa gerek.
Saygılarımla