Mesajı Okuyun
Old 21-03-2016, 11:47   #2
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Alıntı:
Herkese iyi çalışmalar. Müvekkilin de sanık olduğu dosyada müvekkil dışındaki diğer iki sanık bahse konu suçu müvekkille beraber işlediklerini kabul etmişler. Sanık beyanları esas alınarak müvekkilin ve diğer sanıkların mahkumiyetine karar verilmiş. Ancak sanıklar, yalan beyanda bulunduklarını bir dilekçe ile mahkemeye bildirmişler. Sanık beyanlarının sonradan değişmesi CMK da yargılamanın yenilenmesi nedenleri arasında sayılmamıştır. Sadece sanık beyanları esas alınarak, mahkumiyet hükmü kurulmuşsa ve sanık beyanları değiştiğinden bahisle, bu durum yeni bir delilin ortaya çıkması değerlendirilebilir mi? Yorumlarınız için şimdiden teşekkürler.
Sayın av.sercan35;

Ceza hukukunda kıyas yasağı olduğundan, CMK 311/2'deki "...Yemin verilerek dinlenmiş olan bir tanık veya bilirkişinin hükmü etkileyecek biçimde hükümlü aleyhine kasıt veya ihmal ile gerçek dışı tanıklıkta bulunduğu veya oy verdiği anlaşılırsa..." şeklindeki düzenlemeden yola çıkarak, tanığın ya da bilirkişinin kasıt veya ihmalinde yargılama yenilenebiliyorsa başka sanık/sanıkların yargılama sırasındaki kasıtlı ve gerçeği gizleyen tutumlarında neden olmasın? dememiz mümkün değil..

Bu durumda sizin de değindiğiniz gibi 311/e'deki şekilde "...Yeni olaylar veya yeni deliller ortaya konulup da bunlar yalnız başına veya önceden sunulan delillerle birlikte göz önüne alındıklarında sanığın beraatini veya daha hafif bir cezayı içeren kanun hükmünün uygulanması ile mahkûm edilmesini gerektirecek nitelikte olursa..." düzenlemesi uyarınca diğer sanıkların hüküm kesinleştikten sonra, yargılama sırasında yalan beyanda bulunduklarına ilişkin dilekçe sunmalarını, yeni bir delilin ortaya çıkışı olarak değerlendirmenin isabetli olduğu düşüncesindeyim.

Saygılarımla..