14-03-2016, 14:41
			
							
		 | 
		
			 
            #2
		 | 
	
	| 
		 
			
			 
			
			
			
			
		 
			
				  
				
		
	  | 
	
	
		
			
			
				 
				Görevsizlikte sorun yok,ıslah yönünden durum  biraz karışık
			 
			 
			
		
		
		
		1. Görevsizlik kararının kesinleştiği tarihten itibaren iki hafta içinde başvurulması üzerine görevli mahkemede görülmeye başlanan dava  yeni bir dava olmayıp görevsiz mahkemede açılan davanın devamıdır. Hak düşürücü süre ve  zamanaşımı süresi ilk açılan davaya göre hesaplanır.(B.KURU, Medeni Usul Hukuku ,2015,sh:45)  
 
2. Ortada davanın tamamen ıslahı söz konusudur  "Tamamen ıslahta dava ilk dava gününde açılmış sayılır.Islah edilen dava ilk davanın devamı niteliğinde olduğundan  zamanaşımı ilk davanın açıldığı tarihte kesilmiş sayılır.  Ancak davacı ıslah yoluyla ilk davadaki talebini arttırırsa ,davalı arttırılan alacak bölümü için zamanaşımı def'in ileri sürebilir.Hak düşürücü sürenin hesabında da  ıslah tarihi değil,ilk dava tarihi esas alınır.Misal  1.HD.16.4.2013,754/ 5575,HGK.30.1.2002,2/63-23) " B:KURU,sh:468) 
 
 Buna karşın Yargıtay 3.HD.sinin 04.06.2015 T.2015/4702 E.2015/10599 K sayılı ilamından " Davacı tarafın  vasiyetnameden 06.04.2011 tarihinde açtıkları asıl davada sadece vasiyetnamenin iptali talep edildiği, davacı vekili tarafından verilen 26.04.2013 tarihli ıslah ile  davasının tenkis  olarak değiştirildiği,bu durumda  ıslah tarihi olan  26.04.2013  tarihi itibariyle TMK 571.maddesinde öngörülen 1  yıllık hak düşürücü sürenin  geçmiş olduğu anlaşılmaktadır.  denilerek hak düşürücü sürenin hesabında ıslah tarihi esas alınmıştır. 
		
	
	
    
  
		
		
		
				
		
	
	 |