Mesajı Okuyun
Old 30-01-2016, 13:48   #3
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

1.) Asıl alacak kesinleşme beklenmeden ödendiğine ve kamulaştırma davalarında gayenin AİHM kararları çerçevesinde mülkiyet hakkına verilen zararlarının en kısa zamanda karşılanması olduğuna göre; asıl alacağa bağlı faizin de tahsilinde kararın kesinleşmesi beklenmez.

2.) Faiz alacağı için ilamlı takip yapılmalıdır.

3.) Karara bağlanan tazminat temerrüt faizi niteliğindedir. TBK.madde 121/3' göre : temerrüt faizine ayrıca temerrüt faizi yürütülemez.3095 sayılı Yasanın 3. maddesindeki, yasal faiz ve temerrüt faizinin hesaplanmasında mürekkep faiz yürütülemeyeceğine ilişkin kural da, B.K.daki bu hükme paralel ve bir bakıma onu açıklayıcı niteliktedir.
-- Bankaya yatırılan kamulaştırma bedelin tahsilinde TBK.madde 131/1'deki Asıl borç ifa sebebi ile sona erdiğinde faiz gibi buna bağlı borçlar da sona erer hükmüne dikkat etmeli ve ana para tahsil edilirken madde 131/2 çerçevesinde faiz haklarının saklı tutulduğu açıklanmalıdır.

4.)Kamulaştırma K.madde 10'a göre verilen kararları Yargıtay tespit kararı kabul ederek maktu vekalet ücreti tayinini öngörmüştür. İcra takibi ise asıl davadan bağımsız bir vekalet işlemidir. Ortada para ile değerlendirilen hukuki yardım bulunduğundan nisbi ücret uygulanır. Diye düşünüyorum.
Not:Uygulama yenidir,henüz yargıtay kararları netleşmemiştir. Kişisel görüşlerimi ifade etmiş oldum.