27-01-2016, 16:43
|
#6
|
|
(Baştan söyleyeyim sizin için değil, ihtiyacı olan makam sahipleri için yazdım)
CMK MADDE 100 - (1) Kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut delillerin ve bir tutuklama nedeninin bulunması halinde, şüpheli veya sanık hakkında tutuklama kararı verilebilir. İşin önemi, verilmesi beklenen ceza veya güvenlik tedbiri ile ölçülü olmaması halinde, tutuklama kararı verilemez.
(2) Aşağıdaki hallerde bir tutuklama nedeni var sayılabilir:
a) Şüpheli veya sanığın kaçması, saklanması veya kaçacağı şüphesini uyandıran somut olgular varsa.
b) Şüpheli veya sanığın davranışları;
1. Delilleri yok etme, gizleme veya değiştirme,
2. Tanık, mağdur veya başkaları üzerinde baskı yapılması girişiminde bulunma,hususlarında kuvvetli şüphe oluşturuyorsa."
Yukarıdaki "İşin önemi, verilmesi beklenen ceza veya güvenlik tedbiri ile ölçülü olmaması halinde, tutuklama kararı verilemez." kuralının sizin olayınızda başlangıçtaki tutuklama kararına olmasa bile tutukluluğun devamı kararlarına engel olduğunu düşünüyorum.
Benzer konuda Anayasa Mahkemesinin birçok ihlal kararı var. Şu an tutukluluk devam ettiğine göre, eğer son itirazın reddi kararı üzerinden 30 gün geçmedi ise hemen, aksi takdirde ilk verilecek devam kararına itiraz da reddedildiğinde bireysel başvuru yapmanızı önereceğim.
Kolaylıklar
|