Mesajı Okuyun
Old 08-12-2015, 15:14   #6
av__emrah

 
Varsayılan

T.C YARGITAY
8.Hukuk Dairesi
Esas: 2013 / 14240
Karar: 2014 / 1953
Karar Tarihi: 10.02.2014


ÖZET: Hukuk Genel Kurulu'nun ilamında da vurgulandığı üzere bozma kapsamı dışında kalan karar bölümü onanmış sayılır. Bu durumda, mahkemece, şikayetin kabulü ile icra dairesinin alacaklı vekilinin isteminin reddine dair kararının iptali yönünde hüküm tesisi yerine reddine yönünden karar verilmesi yerinde değildir.(2004 S. K. m. 16)

Dava: Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için tetkik hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra, işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Karar: Borçlu aleyhine Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin "takibin 200.000 USD asıl alacak ve bu alacağın 1.411,11 USD işlemiş faizi üzerinden ve 2.644,73.-TL asıl alacak ile bu alacağın 59,50.-TL işlemiş faizi üzerinden devamına " ilişkin itirazın iptali ilamına dayalı olarak takip başlatılmış, ilamın temyizi ve nakti teminat karşılığı verilen tehiri icra kararı üzerine takip durdurulmuştur, ilam, temyiz incelemesi sonucu Yargıtay 13. Hukuk Dairesi'nce asıl alacak kalemleri yönünden onanmış, faizler yönünden ise bozulmuştur.

Alacaklı vekili onanan asıl alacak kalemleri yönünden takibin devamı ile nakti teminatın bu miktar kadarının kendilerine ödenmesi talebinde bulunması üzerine, icra dairesince istem reddedilmiştir. Mahkemece, Yargıtay ilamında açıkça onama ibaresi yer almadığından bahisle şikayetin reddine karar verilmiştir.

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi'nce verilen 09.07.2012 tarih ve 2011/13018 Esas, 2012/17561 Karar sayılı kararın hüküm bölümünün (1) no'lu bendinde (... davalı alacaklının aşağıda (2.) bentte yazılı nedenler dışındaki temyiz itirazlarının reddedildiği), 2. bentte ise; faizin uzman bilirkişiden rapor alınarak hesaplanması amacıyla, ilamın faize ilişkin bölüm yönünden kısmen bozulduğu görülmektedir. Bir başka anlatımla, karar sadece (2.) bentte yazılı nedenlerle ve faize ilişkin kısma hasren bozulmuş, diğer yönlerden onanmıştır.

Hukuk Genel Kurulu'nun 23.10.2002 tarih ve 2002/11-663 Esas, 2002/847 Karar sayılı ilamında da vurgulandığı üzere bozma kapsamı dışında kalan karar bölümü onanmış sayılır.
Bu durumda, mahkemece, şikayetin kabulü ile icra dairesinin alacaklı vekilinin isteminin reddine dair kararının iptali yönünde hüküm tesisi yerine, yazılı gerekçeyle reddine yönünden karar verilmesi yerinde değildir.

Sonuç: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m. 297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 10.02.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.