Mesajı Okuyun
Old 26-11-2015, 17:09   #3
Av.Şenel DELİGÖZ

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY

8.Hukuk Dairesi
Esas: 2014/16457
Karar: 2014/19450
Karar Tarihi: 28.10.2014


TAKİBİN İPTALİ İSTEMİ - MÜKERRER OLAN İKİNCİ TAKİBİN İPTALİ - İLK TAKİP DOSYASI ÜZERİNDEN BORCUN HESAPLANARAK DOSYAYA YAPILAN ÖDEMENİN ANILAN BORÇTAN MAHSUBU - ŞİKAYETİN REDDİNİN DOĞRU OLMADIĞI

ÖZET: Somut olayda, borçlu vekili dilekçesinde her ne kadar iptal için ilk takipten söz etmiş ise de; alacaklı, ilk ilama dayalı olarak takip başlattıktan sonra bozma sonrası verilen ilamı hem ilk takip dosyasına ibraz ederek teminat mektubunun paraya çevrilmesini istemiş, hemde yeni bir takip başlatmış olmakla mükerrer takip yapmış olup, mükerrer takip halinde sonraki takibin iptali ve bu dosyaya yapılan ödemelerin de ilk takip için yapıldığının kabulü gerekir. Bu durumda mükerrer olan ikinci takibin iptali ile ilk takip dosyası üzerinden borcun hesaplanarak, dosyaya yapılan ödemenin anılan borçtan mahsubu ile sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı ve dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçelerle şikayetin reddi doğru değildir.

(6100 S. K. m. 33) (1086 S. K. m. 76)

Dava: Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Karar: Alacaklı tarafından ilamlı takip başlatılması üzerine borçlu vekili İcra Mahkemesi'ne başvurusunda; Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2008/13 Esas, 2009/246 Karar sayılı ilamı ile Kayseri 3. İcra Müdürlüğü'nün 2009/7315 (yenilenmekle 2014/3728) Esas sayılı dosyasında takip başladığını, teminat mektubu sunulması üzerine tehir-i icra kararı alınarak, takibin durduğunu, akabinde ilamın bozularak, yapılan yargılama sonrasında aynı Mahkeme'ce verilen 2011/33 Esas-2012/33 Karar sayılı ilam ile hem Kayseri 8. İcra Müdürlüğü'nün 2014/2606 Esas sayılı dosyasında yeni ve mükerrer bir takip başlatıldığını, hemde anılan ilamın ilk takip dosyasına da sunulması sonucu İcra Müdürlüğünce 19.03.2014 tarihinde teminat mektubunun paraya çevrilmesine karar verildiğini, dosya borcunun 2014/2606 Esas sayılı 2. takip dosyasında ödenerek, dosyanın infaz olması nedeniyle 19.03.2014 tarihli müdürlük kararının ve Kayseri 3. İcra Müdürlüğü'nün 2014/3728 Esas sayılı takibin iptalini ya da taliki ile teminat mektubunun iadesine karar verilmesini istemiştir.

Mahkemece, Kayseri 3. İcra Müdürlüğü'nün 2009/7315 Esas sayılı ilk takip dosyasının takipsizlikten kapandığı ve yenilenmediği, bu durumda mükerrerlik oluşmayacağından icra müdürlüğü işleminde bir usulsüzlük olmadığı gerekçeleriyle şikayetin reddine karar verilmesi üzerine hüküm, borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir.

6100 sayılı HMK'nun 33. maddesi (mülga 1086 sayılı HUMK'nun 76. maddesi) uyarınca olayları bildirmek taraflara, hukuki nitelendirmeyi yapmak ve uygulanması gerekli kanun hükmünü de saptayıp, çekişmeyi gidermek hakime aittir.

Somut olayda, borçlu vekili dilekçesinde her ne kadar iptal için ilk takipten söz etmiş ise de; alacaklı, ilk ilama dayalı olarak takip başlattıktan sonra bozma sonrası verilen ilamı hem ilk takip dosyasına ibraz ederek teminat mektubunun paraya çevrilmesini istemiş, hemde yeni bir takip başlatmış olmakla mükerrer takip yapmış olup, mükerrer takip halinde sonraki takibin iptali ve bu dosyaya yapılan ödemelerin de ilk takip için yapıldığının kabulü gerekir. Bu durumda mükerrer olan ikinci takibin (2014/2606) iptali ile ilk takip dosyası üzerinden borcun hesaplanarak, 2014/2606 Esas sayılı dosyaya yapılan ödemenin anılan borçtan mahsubu ile sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı ve dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçelerle şikayetin reddi doğru değildir.

Sonuç: Borçlu vekilinin temyiz itirazının kabulü ile Mahkeme Kararı'nın yukarıda yazılı nedenle İİK'nun 366. ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 28.10.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı