Merhaba,

Müvekkil "A" işini uzun süre işveren bünyesinde gerçekleştirmiştir. Daha sonra İşveren müvekkili bir sertifika sınavına sokmuştur. Ancak sertifikaya konu iş ile ilgili müvekkile herhangi bir eğitim vermemiş ve ayrıca sınav sorusunun cevaplarını da önceden müvekkile vermiştir. Yemekhanede yapılan sınav sonucunda müvekkile "B" işi ile ilgili sertifika verilmiştir. "B" işi tehlikeli ve uzmanlık gerektiren bir iştir.

İşveren daha sonra müvekkile bu "B" işini yaptırmaya çalışmış ve müvekkil işverenin zoruyla bu "B" işini yapmaya çalışmıştır. Bu "B" işi ile ilgili işyerinde iş kazası meydana gelmiştir ve müvekkil bu "B" işini yapmaktan çekinmiştir.

İşveren bir kaç kez müvekkili "B" işini yapması konusunda uyarmış müvekkil her defasında bu işin uzmanlık gerektiren bir iş olduğunu, kendi işinin bu olmadığını, "B" işinin tehlikeli bir iş olduğu konusunda savunma vermiştir. En son iş veren bu "B" işinin yapılması konusunda müvekkile ihtarname göndermiş, müvekkil de bu ihtarnameye karşı yine aynı şekilde cevap vermiştir. Sonuç olarak işveren 25/II-h maddesi uyarınca iş akdini tazminatsız olarak fesih etmiştir.

Bu sertifikanın hiç bir eğitim verilmeden verildiği ve soru cevaplarının daha önceden müvekkile verildiği noktasında sigortalı tanık bulunmaktadır.

Aynı zamanda müvekkil tüm savunmalarında bu işin uzmanlık gerektiren bir iş olduğu ve tehlikeli bir iş olduğu, asıl işinin bu olmadığı hususunda da bir çok yazılı savunma vermiş ve ihtarname göndermiştir. Müvekkil toplam 10 sene çalışmıştır.

Bu noktada işverenin fesine karşı açacağımız davadaki şansımız ne olur. Konuyla ilgili emsal bir karar bulamadım.