25-08-2015, 10:03
|
#1
|
|
Boşanma, velayet, vesayet
Bipolar hastası müvekkilimiz aleyhine kocası boşanma davası açtı, müşterek çocuğun velayetini talep etti. Boşanmayı kabul ettik, çocuğun velayetini biz de talep ettik.
Mahkeme boşanma davasının kabulüne, velayetin anneye verilmesine karar verdi. Boşanma yönünden karar kesinleştirildi.
(Bu arada davacı,mal paylaşımı davası açtı,mallar paylaşıldı.)
Davacı velayet yönünden kararı temyiz etti.
Yargıtay 2.HUKUK DAİRESİ;
“...hüküm; kusur belirlemesi, velayet ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:... Bu durumda mahkemece yapılacak iş; Türk Medeni Kanununun 405. ve Hukuk Muhakemeleri Kanununun 56. maddesi uyarınca davalının vesayet altına alınmasının gerekip gerekmediğinin araştırılması ve bu hususun bir ön sorun sayılarak sonucuna kadar yargılamanın bekletilmesinden ibarettir. Bu yön göz önünde tutulmadan yargılamaya devam olunarak işin esası hakkında karar verilmesi usul ve kanuna aykırı bulunmuştur.” gerekçesi ile karı bozdu.
Tashihi karar talebimiz reddedildi.
Mahkeme, Yargıtay bozma ilamına uyarak davalıya vasi atanmasının gerekip gerekmediğinin tespiti için Sulh Hukuk Mahkemesine yazı yazdı. SHM vesayete gerek olmadığına karar verdi. Bu kararının kesinleşmesi beklenirken taraflarca takip edilmeyen dava işlemden kaldırıldı. Şu an yenileme için öngörülen 3 aylık süre dolmadı.
Somut Olayla İlgili Sorular;
1)Mahkeme, boşanma davasının mı, yoksa velayete ilişkin davanın mı işlemden kaldırılmasına karar verecek?
2)“Açılan davanın işlemden kaldırılmasına” diye karar verirse bundan kesinleşmiş boşanma kararı etkilenir mi?
Faraza Sorular: Sulh Hukuk Mahkemesi;
1.“Vasi atanması gerekir”
2.“Dava açılış tarihinde ve halen vasi atanması gerekir”
3.“Dava açılış ve boşanma kararı tarihi itibariyle vasi atanması gerekirdi, fakat şu an gerekmez”
diye karar verse idi kesinleşmiş boşanma kararının durumu ne olurdu?
İlgilenen arkadaşlara şimdiden teşekkürler...
|