Mesajı Okuyun
Old 01-08-2015, 23:51   #2
metinnarin

 
Varsayılan

Sayın Meslektaşım;

Mesajınızı gecikmeli cevaplıyorum.Anayasa Mahkemesi ahim kararları ışığında tutuklulukta geçen sürenin başlangıcını yakalama veya tutuklama tarihi olarak, sürenin sonunu da ilk derece mahkemesinin karar tarihi olarak değerlendiriyor. Temyizde geçen süreler tutukluluğun hesabında dikkate alınmaz. Çünkü bu durumda bir suç isnadına bağlı olma halinden çıkılıp ( sözleşmenin 5/1-c) bir mahkeme kararına bağlı tutulma haline (5/1-a) geçilmektedir. eğer 7 yıllık tutukluluk hali bu zaman dilimi içinde ise A.Y 19/3 kapsamında tutuklulukta azami sürenin doldurulması nedeniyle başvuru yapılabilinir.
Sizin olayınızda ise mahkeme içtihatlarını dikkate aldığımızda; tutukluluk için yeni bir süreyi başlatan bir durum bulunmamaktadır. Çünkü ilk derece mahkemesinin kararı bozulmamış, sadece eksikliklerin giderilmesi için mahkemesine yargıtayca yazı yazılmıştır.Usuli bu durum müvekkilinizi tekrardan bir mahkeme hükmüne göre tutulma durumundan suç isnadına bağlı tutulma durumuna getirmemektedir.
Bu nedenle yeni bir tutukluluk statüsü kazanılmış olsaydı aym'ye yeniden başvurmanız olanaklı olabilirdi. Ancak sizin örneğinizde, başvuru yapıldığında yeniden bir kabul edilemezlik kararı verilecektir düşüncesindeyim.
Bir de aym nin bir kısım kararında ilk derece mahkemesi karar verdikten sonra tutukluluk konusunda bireysel başvuru yapıldığında, ihlal tespitiyle yetinilip tazminata karar verilmekte ancak kişi hükmen tutukluklu bulunduğundan tahliye edilmesi yönünde karar alınmamaktadır. Bir kısım kararda ise dosya yargıtayda olsa bile kişinin tahliyesi için mahkemesine yazı yazılmaktadır. Anlayacağınız aym nin bu konularda yeterince istikrara kavuşmuş bir görüşü bulunmamaktadır. Yararı olması dileğiyle.