|
|
|
|
Merhaba,
Miras hukuku konusunda pek bilgim yok. Bir olayla ilgili fikrinizi almak isterim. Olay şu:
A Muris hayattayken bir kat karşılığı inşaat sözleşmesi neticesinde müteahhitten 9 adet geyrimenkul alıyor. Mirasçı çocukları M, N ve Y Diyelim.
A henüz 9 gayrimenkulü almışken, Y'ye ve diğer mirascılara, bunları size üçer üçer paylaştıracağım diyor. M ve N, A ile birlikte yaşadıklarından ve Y uzakta olduğundan, M ve N'ye üçer gayrimenkulü satış sureti ile veriyor. (Bu arada gayrimenkuller üç aşağı beş yukarı aynı değerde) Y'ye de sen geldiğinde senin üç payını veririm diyor.
Bu sırada A ölüyor. Veraset ilamı uyarınca, geriye kalan üç gayrimenkul birer birer M,N ve Y arasında paylaşılıyor. Ancak, M, Y'ye "bu bir pay da senindi aslında al bu bir payını" diyerek, bir gayrimenkulü satış sureti ile Y'ye devrediyor. Netice itibarı ile; N'nin dört, M'nin üç, Y'nin iki gayrimenkulü var.
Y'nin burada açması gereken dava türü ve davalıları veya davalısı kim olmalıdır.
Şimdiden teşekkür ederim.
|
|
 |
|
 |
|
Somut olay, miras hukuku ve buna ilişkin yargısal uygulamalar çerçevesinde değerlendirildiğinde: Muris A' nın sözlü olarak ""paylaştıracağım", seninkini de gelince veririm" gibi sözlerinin nazara alınmayacağı muhakkaktır.
Y,isterse, N'nin satış suretiyle devraldığı üç gayrimenkul hakkında da "muris muvazaası nedeniyle tapu iptali ve tescil dâvası" açabilir ve bu üç gayrimenkul üzerindeki
miras paylarına kavuşabilir.
Pratik yol ise: N' nin de M gibi hareket etmesi ve Y'ye bir gayrimenkul devretmesi ve üç mirasçının da somut olayı ve aralarındaki yaptıkları devirleri ve birbirleriyle ibralaştıklarını bir protokole bağlamalarıdır.
Kolay gelsin...