Mesajı Okuyun
Old 03-02-2015, 23:17   #4
Av. Ferman Kaya

 
Varsayılan

Meslektaşların cevabı ile birlikte Yargıtay'ın kararlarına değinmek de faydalı olacaktır. Yargıtay Daireleri arasında görüş farklılıklarının olduğuna da dikkat etmelidir. Buna göre; Yargıtay 9. Hukuk Dairesi'nin 2006/2716 E. 2006/8549 K. ve 04.04.2006 tarihli kararında "işçinin kıdem tazminatı alarak işten ayrılması halinde tekrar işe başlamasının engellenemeyeceğine ancak işçinin işten ayrıldığı anda iradesinin önem taşıdığına, işçinin işten başka bir işe başlamak için ayrıldıysa kıdem tazminatına hak kazanamayacağına, kötüniyetli hareket etmiş sayılacağına ve işvereninde bu halde tazminatın iadesini talep edebileceğine..." karar vermiştir.

Diğer yandan, Yargıtay 22 . Hukuk Dairesi 2012/10954 E. ve 2013/909 K. sayılı ve 25.01.2013 tarihli kararında tamamen görüş değiştirmiştir. Söz konusu karara konu olan davada, davacı davalının 15 yıl sigorta süresi ve 3600 gün prim ödeme gün sayısına ilişkin koşulların oluşması nedeni ile iş akdini feshettiğini çalışanına kıdem tazminatını ödemesi, ancak davalı yanın hakkını kötüniyetli olarak kullanarak kendileri ile aynı işi yapan başka bir firmada kısa süre sonra işe başlaması nedeniyle ödediği kıdem tazminatının iadesi talebine ilişkin dava açmıştır.

Yerel mahkeme yaşlılık aylığı almak için işten ayrılan davalının üç gün sonra benzer iş yapan başka firmada işe başlayarak hakkını kötüye kullandığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar vermiştir.

Yargıtay ise 1475 sayılı iş kanununun 14. maddesinin 1. fıkrasının 5. bendi uyarınca davalının 15 yıl sigortalılık ve 3600 gün prim ödeme şartlarını sağladığı için istifa etmesi durumunda kıdem tazminatına hak kazanacağını, 3 gün sonra işe başlamasının hakkın kötüniyetli olarak kullanımı sayılmayacağına" karar vererek yerel mahkemenin kararını bozmuştur.