|
Alacaklının kendi iradesiyle satıştan vazgeçme hususu yasada düzenlenmiştir. İİK.110.maddenin birinci fıkrasındaki ikinci cümlede "Hacizli malın satılması yönündeki talep bir defa geri alınabilir." denilmiştir. Ancak alacaklı satıştan vazgeçtiği yahut satış talebini geri aldığı takdirde satış isteme süresi kaldığı yerden devam etmez yani bu durumda satış talebi ile süre kesilmiş olmuyor, haciz tarihinden itibaren başlayan bir yıllık süre içinde yeniden satış talebinde bulunmazsa haciz düşecektir. Yargıtay Tetkik Hakim iAdnan Deynekli'nin Sıra Cetveli kitabında bu husus açıklanmıştır.
Satış Talebinin Geri Alınmasının Satış İsteme Süresine Etkisi
Bir malın satılması kanuni müddet içinde istenmez veya talep geri alınıp ta bu müddet
içinde yenilenmezse, o mal üzerindeki haciz kalkar (İİK m. 110). Alacaklı yasal müddeti
içinde haczedilen malın satışını ister ve fakat daha sonra satış istemini geri alırsa, bu
durumda istemin geri alınması işlemi İİK’nun 106. maddesindeki sürelere nasıl etki edecektir?
İcra dairelerinde, "satış isteminin geri alınması" nın haciz tarihinden itibaren başlayan
satış isteme süresine hiçbir tesiri bulunmadığı, aynı süre içinde satış istemi yenilenmezse
haczin kalkacağı yolunda uygulama yapılmaktadır. Aynı zamanda icra dairelerinde, alacaklının
süre dolmadan satış isteminde bulunması ve sonra da istemim geri alması halinde her
geri alma tarihinden itibaren yeni bir satış isteme süresinin işlemeye başlayacağından haczin
devam edeceğine ilişkin uygulamalar da yapılmaktadır.
Birinci uygulamaya göre; İİK’nun 110. maddesi aynı Kanunun 106. maddesine yollamada
bulunmakta ve 110. maddede geçen "bu müddet" ile haciz tarihinden işlemeye
başlamış olan bir ve iki senelik süreler kastedilmektedir. Diğer uygulamaya göre ise; geri
alma tarihinden itibaren yeni bir satış isteme süresinin başlayacağı belirtilmekte, İİK’nun 110.
maddesinde geçen "bu müddet" ile geri alma tarihinden itibaren işlemeye başlayacak olan
yeni sürenin kastedilmiş olduğu, aksi takdirde maddenin "veya" dan itibaren başlayan
kısmının bir anlamı kalmayacağı ileri sürülmektedir.
Uyar'a göre; "satış isteminin geri alınması halinde yeni bir satış isteme süresinin işlemeye
başlayacağı istenmemiş olsaydı, madde de "bir malın satılması kanuni müddet içinde
istenmezse, o mal üzerindeki haciz kalkar" denilmekle yetinilirdi. Ayrıca bu yorum tarafların
çıkarına da uygundur, haciz düşmemiş sayılacağı için alacaklı hemen satış isteyebileceği
gibi, borçlu da yeni bir hacız giderinden kurtulmuş olacaktır35.
Yargıtay bir kararında; "satış isteğinin geri alınması halinde satış süresinin yeniden
başlayacağını" kabul etmektedir36. Diğer bir kararında, "alacaklı müteaddit defalar satış talebinde
bulunmuş ve bunları geri almıştır, fakat her geri alış tarihinden itibaren bir yıl geçmeden
tekrar satış talebinde bulunduğuna ve en son istek satışın-durdurulmasına - matuf olup,
geri alınması bahis konusu olmadığına ve bir senelik süreler geçmeden durdurulan satışın
tekrar istendiği de anlaşılmasına göre, haczin düştüğünün kabulü gerekmeyeceğini"
belirtmektedir37. Yargıtay bu ikinci kararı ile satış isteminin geri alınması ile aynı sonucu
35 Uyar: İhale, s. 48-49.
36 12. HD. 10.4.1986, 9897/4192 (Uyar: İhale, s. 52).
37 12. HD. 27.10.1977, 7972/8787 (Uyar: İhale, s. 55-56).
Doç. Dr. Adnan Deynekli
42
(satışın yapılmamasını) amaçlayan satışın durdurulması istemine aynı tesir kuvvetini
tanımamıştır.
İİK’nun 106. ve 110. maddeleri hükümleri (benzer şekilde haciz isteme süresi m. 78
ile) kanunun alacaklıya tanıdığı bazı hakları sınırlama gayesi gütmektedir. Bu cümleden
olmak üzere yasa koyucu haczedilen malın (a) satış isteme süresini ve (b) geri alınan satış
istemini "yenileme" süresini sınırlamış, sürenin geçirilmesini de "haczin düşmesi" yaptırımına
bağlamış bulunmaktadır. Diğer bir anlatımla, yasa koyucunun bir taraftan haczin hüküm süresini
kısıtlamaya çalışırken, diğer taraftan bu gayesini çürütecek bir yöntemle alacaklının dilediği
şekilde (satış isteyip geri almak suretiyle) bu süreyi hükümden düşürmeyi alacaklının iradesine
terketmiş olduğunu, söylemek mümkün değildir. Bu nedenle satış istemini geri alma
işlemi, haciz tarihinden itibaren başlayan satış isteme süresini hiçbir şekilde etkilemez. Geri
alınır satış talebinin bu (aynı) müddet içinde yenilenmemesi halinde haciz kalkar, satış
isteme süresine tesir eden nedenler Kanunda ayrıca ve açıkça gösterilmiştir (yasal ve özel
taksitlendirmeler gibi).
Takibin her safhasında, her zaman satışı durdurup başlatmak imkanının tanınması,
kötüniyetli bazı alacaklılar tarafından haczin borçlusunu tazyik ve tehdit için bir silah gibi
kullanılması tehlikesini yaratabileceği gibi İİK’nun 106. ve 123. maddelerinde kesin şekilde
tespit edilmiş müddetlerin belirsiz bir zaman uzaması sonucunu da doğuracaktır. Halbuki
İİK’nun 20. ve HUMK 163. maddelerinde belirtildiği gibi, Kanunun tesbit ettiği müddetler kesin
olup, değiştirilemez38.
Bir yıllık (gayrimenkullerde iki yıllık) satış isteme süresi içinde, satış talebinde bulunan
alacaklı bu talebini geri alırsa, bu tarihten sonra alacaklı ancak haciz tarihinden itibaren
işlemeye başlamış olan bir yıllık (gayrimenkullerde iki yıllık) satış isteme süresi dolmadan
yani bu sürenin kalan kısmı içinde yeniden satış talebinde bulunabilir.
Yasal süre içinde bir kez satış istenildikten sonra korunan haciz ne kadar süre ile hüküm
ifade edecektir, bir kez yapılan satış istemi haczi süresiz olarak geçerli kılacak mıdır?
Kanunda satış isteme süresini durduran nedenler öngörülmüş, ancak yeniden başlatan bir
neden gösterilmemiştir. Alacaklı tarafından usulüne uygun satış istemine karşın alıcı
çıkmaması, ihalenin feshi, satış talebin haksız olarak reddi gibi (alacaklının iradesi dışında
gelişen) nedenlerle satış gerçekleştirilememişse, alacaklı için evvelki satış isteme tarihinden
itibaren Kanunda belirtilen satış isteme sürelerinin yeniden başlayacağını kabul etmek
gerekir." Adnan Deynekli -Sıra Cetveli ile ilgili sorunlar-
|