07-12-2014, 00:51
|
#25
|
|
Sayın meslektaşlar konuya dair yargıtay kararlarını aşağıda paylaşıyorum.
1) Takipten vazgeçmenin icra iflas anlamında vazgeçme olduğu, alacağın aslını etkilemeyeceğine dair:
T.C. Y. 13. HD E. 2006/15804 K. 2007/2793 T. 1.3.2007
ÖZET : Vaki feragat, alacağın özünden değil, sadece icra takip hukuku anlamında tahsil talebinden feragat mahiyetindedir. Takip hukuku anlamında alacağın tahsilinden vazgeçmek, alacağın özünden vazgeçmek olarak kabul edilemez. Davalı savunmasında borçlandığı bedelin hava parası olduğunu ileri sürmüş ise de bu savunmasını ispatlayacak her hangi bir kanıt gösterememiştir. Öyle olunca davanın kabulüne karar verilmesi gerekir.
T.C. Y. 12. HD E. 1991/11509 K. 1992/4534 T. 9.4.1992
ÖZET : Bir bonoya dayanılarak yapılan takipte, alacaklı takibi geri alabilir. Takibin geri alınması esas haktan feragat anlamına gelmediğinden, söz konusu senet, ciro yoluyla devralan üçünçü kişi tarafından yeniden takibe konulabilir.
2) Takip talebi ile bono zamanaşımının kesileceğine dair:
T.C. Y. 11. HD E. 1985/6749 K. 1985/7273 T. 24.12.1985
ÖZET : Alacaklının takip talebinde bulunması, zaman aşımını kesen nedenlerdendir. Zamanaşımı süresi, takibe ilişkin her işlemden itibaren yeniden işlemeye başlar.Hacizli malların geri verilmesine ilişkin işlem de bu anlamda zamanaşımını kesen nedenlerdendir.
|