17-07-2014, 23:33
|
#56
|
|
Elbette ki bunlar, derinine düşünülmediği izlenimi bırakan ve tersine şakalarla ders almaya çalıştığımız ayaküstü eskizler yahut muhakemelerdi.
Aslında bir yandan tersine şakalarla, bir bakıma "olmayana ergi" yöntemi gibi, olanaksızlığını kanıtlamayı deneriz ileri sürülen bir önermenin; diğer yandan bazen de buna, bir tür hazırcevaplılıkla "yüzüne tokat gibi indirdi karşılığını" derler. Aslında söylenenlerin hiçbiri, düz mantığın eseri değildir ki; derinine akledilmesin.
Masumiyet karinesi, olayın normal akışı, geçmişinin buna elverişli olup olmaması gibi çevresel desenleri düşünmeksizin hiçbir yargıç, durduk yerde aynı odada kalmak durumunda bırakılan veya bununla sonuçlanan bir olayın, karşıt veya koşut iki yaratığına suçlu muâmelesi yapmazdı.
Toplumun farklı değer yargılarına sahip kesimlerinin değişik yaklaşımlarını, bir tek yasanın tekelinde değerlendirdiğimizde; çoğu kararın âdil olmadığı sonucuna varırız. Yani olayı yasayla yorumlayıp, makûl karşılıklar aradığımızda, bağımsız ve saf muhakemenin her celsede aynı sonuçları vermesine karşın, farklı algılar oluşacağını görürüz. Burada yansımasını gözlediğimiz üzere, birinin espriyle karşılayabildiğini, diğerinin değer yargılarına konu edebildiğini de..
Nice düşünmeye, akıl yürütmeye, doğruya...
|