 |
Alıntı: |
 |
|
|
 |
Yazan yeditepelişehir |
 |
|
|
|
Yanıtınız için teşekkürlerimi sunmakla birlikte bir açıklama yapmak durumundayım.
Somut olayımızda CBS tarafından (ATK raporuda gözönünde bulundurularak)
müteveffa çocuk tam kusurlu kabul edilmiştir.
Olaya ilişkin bilirkişi raporunda aracın kamyonet tarzı bir araç olduğundan bahisle sürücü (S)'nin " 82 cm uzunluğunda bir çocuğu görmesinin imkansız olduğu ", ATK'dan alınan raporda ise sürücü (S)'nin hatalı tutum ve davranışı olmadığından bahisle kusursuz olduğu, müteveffanın bakım ve gözetiminden sorumlu olan babası (O) ' nun asli ve tam kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Dolayısı ile asıl sorunumuz çocuğun tam kusurlu ( sürücünün ise kusursuz ) kabul edilebilmesi için objektif bir kriterin var olup olmadığıdır ?
Mesela somut olayımız şöyle yorumlanabilirmi ? Satıcı ve sürücü (S) köy bakkalına değil de şehir merkezinde satış ve cirosu yüksek bir markete v.s. gitmiş olsaydı, aynı şekilde aracından inmeden "ayağına çağırmak suretiyle" satış görüşmesi yapabilirmiydi ? Dolayısı ile görüşme "olağan" şekilde gerçekleşseydi çocuk babasının ardından dışarı çıkmayacaktı ve belki de sürücü aracının önündeki çocuğu farkedebilecekti. (Ki sürücünün yanında bir kişi daha var.)
Saygılarımla,