Mesajı Okuyun
Old 30-04-2014, 16:44   #1
hasan atila büyükmurat

 
Varsayılan protokol düzenleme usulü nedir?

Arkadaşlar,

Bizzat benim başımda bir hukuksal sorun var. Müvekkilimin kiracısı “A” kira borcunu ödemediği için icra takibi yaptım. İcra kesinleşti. Ama fazla bir geliri yok, ödeyemedi. Ben tabii haciz diye korkutuyorum.

Derken kardeşi “B” geldi ve borcu kendisi taksitlerle ödeyeceğini belirtti. Bir protokol hazırladım. Hatta sonuna doğru müvekkilim telefon ettiğinde “sağlam olsun!” dediği için kalemlikten bir kalem alarak “borçtan B’ de sorumludur” diye not ekledim ve altta imzaları attım. (kalemlikten çektiğim kalem başka renkli bir kalemmiş) İki nüsha protokol imzaladık.

Ama borcu B de ödemedi. Bu kez B’ ye icra takibi açtım. İtiraz etti. Bende protokolü delil göstererek icra mahkemesinde itirazın iptali davasını açtım.

B arkamdan dolandı. Yani sözde o son eklediğim cümle onun yanında yazılmamış, sonradan eklenmiş diyerek savcılığa benim aleyhime suç duyurusunda bulundu. En ciddi gerekçe olarak da son yazılan cümlenin başka kalemle yazılmasını gösterdi.

Anlaşılan adam kalkmış elindeki asıl nüshanın o son cümlesini silmiş, fotokopi çıkarmış. Onu delil olarak gösteriyor.

Ağır cezada yargılanıyorum. Tabii çeşitli gerekçelerinden birisi, onun taksitleri sıralayıp alta imza da atması “borcun temliki” anlamındadır. O cümlenin eklenmesine gerek bile yok düşüncesindeyim.

Sizlere sorum ise şu: ben protokolü daima tarafların sayısı kadar yazılıp paylaşılmasının esas olduğunu, aksinin inkar edilemeyeceğini, yani “ben sadece fotokopi aldım, aslını vermedi” diyemez düşüncesindeyim.

İçtihatlar aradım, bulamadım. Siz biliyor musunuz, başka yol var mı?

Selamlar.

Atila Büyükmurat