|
Dolandırıcılık, şirketi zarara uğratma vb. suçlardan suç duyurusunda bulunabilirsiniz. Lakin savcılık kovuşturmaya yer olmadığına karar veriyor. Aradaki uyuşmazlık hukuki olduğu için. Biz bu karara itiraz ettik. Sonucunu bekliyoruz. Hukuki olarak ise dairenin tamamlanmamış olduğunu tespit ettirebilir ve ödenen bedelleri geri alabilirsiniz diye düşünüyorum. Aşağıdaki Yargıtay kararı da kira tazminatı ve eksik inşaat bedelinin tazminine ilişkin. Yardımcı olması dileklerimle.
Yargıtay
11. Hukuk Dairesi
Esas : 2010/2792
Karar : 2010/4493
Tarih : 26.04.2010
Özet:
- YARGITAY İLAMI -
Taraflar arasında görülen davada Adana Asliye 2. Ticaret Mahkemesi’nce verilen 27.05.2008 tarih ve 2005/180-2008/222 sayılı kararın YARGITAYca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Numan Acar tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin ortağı olduğunu, C bloktaki 2 ve 18 nolu bağımsız bölümlerin birleştirilmesiyle oluşan dubleks dairenin müvekkiline ait olduğunu, ancak diğer tüm ortakların daireleri tamamlanarak 2000 yılının Haziran ayında teslim edildiği halde müvekkilinin dairesinin inşasının tamamlanmadığını ve halen dairenin teslim edilmediğini ileri sürerek, dairenin inşaat noksanlıklarının tamamlanabilmesi için 10.000,00 TL ve 5 yıllık kira kaybı için 7.100,00 TL’nın davalıdan tahsilini istemiş, ıslah dilekçesiyle talebini 23.850,00 TL’YE YÜKSELTMİŞTİR.
Davalı vekili, kooperatif eski yönetiminin usulsüz işlemler yaparak kooperatifi zarara uğrattığını, muvazaalı işlemler yapıldığını, davacının aidat ödemesinin bulunmadığını, zemin kattaki dairenin projeye aykırı dubleks daire olarak düzenlendiğini, davacıya dairesinin teslim edildiğini ve kira parası isteyemeyeceğini savunarak davanın REDDİNİ İSTEMİŞTİR.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davacı adına kat irtifakı kurulan 2 nolu bağımsız bölümün eksik kalan inşaatının tamamlanması için gerekli olan bedelin ve 5 yıllık kira tutarının davacıya ödenmesinin gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 21.262,50 TL’nın davalıdan tahsiline KARAR VERİLMİŞTİR.
Kararı, davalı vekili TEMYİZ ETMİŞTİR.
1) Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının REDDİ GEREKMİŞTİR.
2) Dava, kooperatif ortağı olan davacıya ait bağımsız bölümünün inşasının tamamlanmaması nedeniyle oluştuğu ileri sürülen kira geliri kaybının ve eksik inşaat bedelinin tazmini İSTEMİNE İLİŞKİNDİR.
Ortağın kooperatife olan edimlerini yerine getirmeden tapu kaydının devrini ve mahrum kaldığı kira bedelinin tazminini isteyebilmesi MÜMKÜN DEĞİLDİR. Bu itibarla mahkemece davacının kira kaybına ilişkin talebi açısından davalı kooperatife aidat borcunun bulunup bulunmadığının usulünce tespit edilmesi gerekirken, bu hususta hiçbir ARAŞTIRMA YAPILMAMIŞTIR.
Ayrıca, davacı vekili dava dilekçesinde diğer ortakların dairelerinin tamamlanarak teslim edildiğini ileri sürmüş ise de, davalı kooperatif savunmasında tüm ortaklara dairelerin inşaatları tamamlanmadan eksik olarak teslim edildiğini, ortakların kendilerinin bu eksiklikleri giderdiklerini ve davacının dava tarihinden önce kendisine teslim edilen dairesini 2001 yılında üçüncü bir şahsa sattığını savunmuş, ancak mahkemece bu hususlarda araştırma yapılmadan KARAR VERİLMİŞTİR.
Bu durumda, mahkemece bağımsız bölümlerin ortaklara ne şekilde teslim edildiği, teslim şeklinin genel kurul kararlarına dayalı olup olmadığı, kira kaybını isteme hakkının doğup doğmadığı davacının aidatları diğer ortaklara nispeten eksik ödemesi yönündeki yönetim kurulu kararının geçerli olup olmadığının kooperatif kayıtlarına göre tespitiyle davacının toplam ödeme miktarının belirlenerek bu davada davacının talep hakkının bulunup bulunmadığının belirlenmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesisi yerinde görülmediğinden kararın bu nedenle davalı yararına BOZULMASI GEREKMİŞTİR.
SONUÇ: Yukarda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 26.04.2010 tarihinde OYBİRLİĞİYLE KARAR VERİLDİ.
Kaynak:Corpus
|