20-02-2014, 11:37
			
							
		 | 
		
			 
            #2
		 | 
	
	| 
		 
			
			 
			
			
			
			
		 
			
				  
				
		
	  | 
	
	
		
			
			
				 
				
			 
			 
			
		
		
		
		İlgili makalede yazar İçtihadı Birleştirme Kararının esas numarasını yanlış yazmış sanırım. Diğer kararları bilemiyorum ama bahsedilen içtihadı birleştirme kararı şu şekilde: 
 
T.C. 
 
 YARGITAY 
 
 İÇTİHADI BİRLEŞTİRME GENEL KURULU 
 
 E. 1957/20 
 
 K. 1958/9 
 
 T. 18.6.1958 
 
 • KENDİSİNE YASAK OLAN İŞTE ÇALIŞTIRILAN İŞÇİ ( Sosyal Sigorta Haklarından Yararlanması ) 
 
 • İŞÇİNİN KENDİSİNE YASAK OLAN İŞTE ÇALIŞTIRILMASI ( Sosyal Sigorta Haklarından Yararlanması ) 
 
 • ÇALIŞMASI YASAK OLAN İŞTE ÇALIŞTIRILAN İŞÇİ ( Sosyal Sigorta Haklarından Yararlanması ) 
 
 • SOSYAL GÜVENLİK HAKLARINDAN YARARLANMA ( Çalışması Yasak Olan Bir İşte Çalıştırılan İşçi ) 
 
 • YAŞININ DOLMASI NEDENİYLE ÇALIŞMASININ YASAK OLDUĞU İŞTE ÇALIŞTIRILAN İŞÇİ ( Sosyal Güvenlik Haklarından Yararlanması ) 
 
  ÖZET : Herhangi bir işte çalışması yasak olan kişi, yasağa  rağmen çalıştırılması halinde işçi sayılır ve sosyal sigorta yasalarının  tanıdığı haklardan yararlanır.  
DAVA : Temyiz Mahkemesi Dördüncü Hukuk Dairesinin 624/1412  sayılı ve 24/3/1953 günlü kararı ile Ticaret Dairesinin 6380/6632  sayılı ve 1/10/1954 günlü kararı arasında İş Kanunu hükümlerince konulan  yasaklara rağmen işçi olarak çalıştırılmış bulunan kimsenin hukuk  bakımından işçi sayılarak İşçi Sigortaları Kanunlarınca sigorta  haklarından istifade edip etmeyecekleri meselesinin çözümünde birbirini  tutmazlık olduğu bildirilmekle Hukuk Kısmı Umumi Heyetinde iş incelenip  görüşülmüş ve aşağıda yazılı sebeplerden dolayı Ticaret Dairesi  içtihadının doğru olduğu neticesine varılmıştır.  
 1 - Dördüncü Hukuk Dairesinin kararında işçinin yaşı dolayısıyla  işe alınması İş Kanununa dayanan nizamname hükümlerince yasak olduğu  cihetle işçi sıfatını kazanamayacağı ve bundan dolayı işçi  sigortalarından istifade edemeyeceği kabul edildiği halde Ticaret  Dairesinin kararında işe alınma yasağının işçilik sıfatını ve işçi  sigortaları hükümlerince sigortalı olma durumunu halele uğratmayacağı  esası benimsenmiştir. O halde kararlar arasında açıkça birbirini  tutmazlık ve ortada içtihadı birleştirme sebebi vardır. 
  2 - İş Kanunlarının ve işçi sigortaları kanunlarının kabulündeki ilk  gaye, işçinin menfaatlarını korumak olmasına, belki işte çalışması yaşı  veya kadın olması itibariyle veya işin ağır işlerden bulunması gibi  sebeplerle yasak olan bir kimsenin ( velevki hilesiyle durumunu  saklayarak ) işçi sıfatını kazanmış olması halinde butlan sebebini  taraflardan birisi ileri sürünceye kadar işçi sayılmasının ve işçinin  sağladığı hak ve salahiyetlerden ve bu arada sigortalı olma hakkından  istifade etmesinin İş Kanunu ve işçi sigortaları kanunlarının kabul  edilmiş gayesine uygun ve bunun aksine olan düşüncenin kanunun gayesine  aykırı olacağına ve iş aktinin hükümsüz olmasını gerektiren bir hukuk  kaidesinin aktin hükümsüz sayılmasıyla korumak istenilen kimsenin  aleyhine neticeler verecek şekilde tatbikinin kanunun gayesine uygun  olarak tefsiri lazım geldiği yollu hukuk kaidesine aykırı düşeceğine ve  255 sayılı tefsir kararıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi dahi batıl olan  iş aktinin muteber bir akit gibi işçi lehine hukuki neticeler doğurması  gerekeceğini kabul etmiş olmasına göre Ticaret Dairesinin içtihadı  kanunun ruhuna uygun ve doğrudur. Netice: 
 SONUÇ : Yaşı veya kadın oluşu gibi sebeplerle herhangi bir  işte çalışması yasak bulunan işçinin yasağa rağmen çalıştırılmış olması  halinde işçi sayılacağına ve bundan dolayı işçi sigortaları kanunlarının  işçilere tanıdığı haklardan istifade edeceğine, 18.6.1958 tarihli  birinci toplantıda ittifakla karar verildi. 
		
	
	
    
  
		
		
		
				
		
	
	 |