Mesajı Okuyun
Old 19-02-2014, 20:48   #1
advokat34

 
Varsayılan Resmi Evrakta Sahtekarlık Suçunda Zamanaşımı

Merhaba meslektaşlarım, Resmi Evrakta Sahtekarlık suçu ile ilgili bir sorum olacaktı.
OLAY : İddiaya göre şüpheli, kardeşini 2003 yılında çocuğuymuş gibi noterde yaptığı tanıma sözleşmesi ile nüfusta farklı bir isim ve doğum tarihi ile, kendi üzerine kaydediyor. Bu yeni kimlikle çocuğu olarak yurt dışına çıkarıyor ve orada oturma müsaadesi alıyor. Aradan 10 yıl geçiyor ve şüpheli şahıs ile bir akrabası arasındaki husumet nedeniyle, bu akrabası şüpheli hakkında bu konuda şikayette bulunuyor.
Şüpheli zamanaşımı itirazında bulunuyor ancak hem bu şahıs hem de çocuğum diye kaydettiği kişi hakkında "Resmi Evrakta Sahtekarlık Suçu"ndan kamu davası açılıyor. Savcılık, sahte olarak alınan kimliğin hala diğer şüpheli kişi (kardeşi denilen kişi) tarafından kullanıldığı için zamanaşımının kesildiği gerekçesiyle kamu davası açmıştır.
Nüfusta 2003 yılında tanıma işini yapan kişi yönünden, bu tarihe kadar başkaca bir işlem yapmadığından zamanaşımının uygulanması gerekmez mi? Savcılığın, diğer şüpheli (oğul) hakkındaki zamanaşımını kesen sebepleri, bu şüpheli (olayda baba olan kişi) için de uygulaması sizce doğru mudur?
Ayrıca Savcılık, sahte kimlik kullandığını söylediği kişi (oğul) hakkında, Mükerrer Kaydın İptali istemiyle dava açmış ve şahsın hem nüfus hem de emniyetteki kayıtlarına şerh koymuştur. Kişinin yurt dışındaki 10 yıllık tüm hakları elinden alınma noktasındadır. Ve bu şahıs, 2003 yılında sözkonusu tanıma işleminin yapıldığı iddia olunan tarihte daha reşit bile değildi yani 17 yaşındaydı. Reşit olmadığı tarihte yapılan bir işlemden dolayı, bu gün tüm hayatı ile bedel ödemek gibi bir durumla karşı karşıyadır. Bu konuda bir çıkış yolu var mıdır? Her iki şüpheli yönünden zamanaşımı konusundaki görüşleriniz nedir? Görüş bildiren herkese şimdiden teşekkür ederim.