Mesajı Okuyun
Old 28-01-2014, 09:00   #4
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. İbrahim YİĞİT
Vekaletname sunulmadan yapılan itiraz halinde yüksek mahkeme, borçluya veya adres bildirmişse vekiline vekaletname sunulması aksi halde itirazın kabul edilmeyeceği yollu süreli muhtıra çıkarılmasına karar verilmesi gerektiğini söylediğine göre aynı yaklaşımla icra mahkemesinin talebinizi reddedeceği ve memur kararının doğru olduğu yolunda karar vereceğini düşünüyorum. İcra dosyasından muhtıra talep etmeliydiniz ve eğer karar dediğim gibi çıkarsa böyle yapın. Saygılar.

Sayın Av. İbrahim YİĞİT'in bu isabetli görüşünün yasal dayanağı HMK 77. maddesidir.
Konu ile ilgili bir Yargıtay HGK kararı:

Hukuk Genel Kurulu
2011/11-779 E., 2011/786 K.

Taraflar arasındaki davadan dolayı, bozma üzerine direnme yoluyla; İstanbul Denizcilik İhtisas Mahkemesinden verilen 12.05.2009 gün ve 2009/225 E.- 2009/165 K.sayılı kararın uygun bulunması nedeniyle daireye gönderilmesini kapsayan ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'ndan çıkan 18.05.2011 gün, 2011/11-233 Esas, 2011/330 Karar sayılı ilamın, karar düzeltme yoluyla incelenmesi Davalı vekili olduğunu bildiren Av.M… ….. B… ….. E… ….. tarafından verilen dilekçe ile istenilmiştir.

KARAR DÜZELTME İSTEYEN: Davalı vekili Av. M… ….. B… ….. E…

HUKUK GENEL KURULU KARARI

Hukuk Genel Kurulu'nca dilekçe, düzeltilmesi istenen ilam ve dosyadaki ilgili bütün kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)'nun;

"Vekaletnamenin İbrazı" başlıklı 76.maddesinde:

"(1) Avukat, açtığı veya takip ettiği dava ve işlerde, noter tarafından onaylanan ya da düzenlenen vekâletname aslını veya avukat tarafından onaylanmış aslına uygun örneğini, dava yahut takip dosyasına konulmak üzere ibraz etmek zorundadır.

(2) Kamu kurum ve kuruluşlarının avukatlarına, yetkili amirleri tarafından usulüne uygun olarak düzenlenip verilmiş olan temsil belgeleri de geçerli olup, ayrıca noterce onaylanmasına gerek yoktur."

"Vekâletnamesiz Dava Açılması Ve İşlem Yapılması" başlıklı 77.maddesinde:

"(1) Vekâletnamesinin aslını veya onaylı örneğini vermeyen avukat, dava açamaz ve yargılamayla ilgili hiçbir işlem yapamaz. Şu kadar ki, gecikmesinde zarar doğabilecek hâllerde mahkeme, vereceği kesin süre içinde vekâletnamesini getirmek koşuluyla avukatın dava açmasına veya usul işlemlerini yapmasına izin verebilir. Bu süre içinde vekâletname verilmez veya asıl taraf yapılan işlemleri kabul ettiğini dilekçeyle mahkemeye bildirmez ise dava açılmamış veya gerçekleştirilen işlemler yapılmamış sayılır.

(2) Vekâletnamesiz işlem yapmasına izin verilen ancak haklı bir sebep olmaksızın süresi içinde vekâletname ibraz etmeyen avukat, celse harcı ile diğer yargılama giderleri ve karşı tarafın uğradığı zararları ödemeye mahkûm edilir. Bunu kötüniyetle yapan avukat aleyhine, ceza ve disiplin soruşturması açılmasını sağlamak üzere, Cumhuriyet başsavcılığına ve vekilin bağlı olduğu baro başkanlığına durum yazıyla bildirilir.

(3) Bir tarafın avukat tutmak istemesi sebebiyle, yargılama hiçbir şekilde başka bir güne bırakılamaz.

(4) Avukatın istifa etmesi, azledilmesi veya dosyayı incelememiş olması sebebiyle yargılama başka bir güne bırakılamaz. Ancak, dosyanın incelenmemiş olması geçerli bir özre dayanıyorsa, hâkim bir defaya mahsus olmak üzere, kısa bir süre verebilir. Verilen süre sonunda, dosya incelenmemiş olsa bile davaya devam olunur."

hükümleri yer almaktadır.

Görüldüğü üzere; bir avukatın vekaletnamesiz işlem yapması olanaklı değildir.

Somut olayda: Avukat M… B… E… ….., Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 18.05.2011 gün, 2011/11-233 Esas, 2011/330 Karar sayılı ilamına karşı karar düzeltme talepli dilekçesini davalı İ… O… varisleri C…, O…, S…, O…, F…, O… ve ayrıca O…,G…, ... Acentesi adına ve onlara vekaleten düzenlemiş ve ibraz etmiştir.

Dosyada İ.... O....'ın ölümünü belgeleyen bir kayıt olmadığı gibi, veraset belgesi de bulunmamaktadır. Ayrıca İ… O… mirasçıları olarak gösterilen kişilerin adı geçen vekili, vekil tayin ettiklerine ilişkin usulünce düzenlenmiş bir vekaletname de evrak arasında mevcut değildir.

Yukarıda açıklanan usul hükümleri karşısında vekilin, bu kişilerin vekaletnamesi olmadan ve kendi müvekkili İ… O…'ın öldüğünü belgelemeden, bu haliyle işlem yapması olanağı bulunmamaktadır.

Mahkemece, açıklanan yasal düzenlemeler kapsamında, adı geçen vekile çıkarılacak muhtıra ile; müvekkili İ… O… ölmüşse buna ilişkin kayıt ve veraset belgesinin ve ayrıca birlikte adına istemde bulunduğu mirasçıların kendisini vekil tayin ettiklerine ilişkin vekaletnamenin ibrazı için süre verilmesi ve sonucuna göre işlem yapılmalıdır.

O halde, bu eksikliğin giderilmesinden sonra Yargıtay'a gönderilmek üzere, dosyanın mahkemesine geri çevrilmesi gerekir.

SONUÇ : Yukarıda yazılı eksiklerin tamamlanması için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 14.12.2011 gününde oybirliği ile karar verildi.