 |
Alıntı: |
 |
|
|
 |
Yazan YILDIZ HUKUK |
 |
|
|
|
|
|
|
İcranın geri bırakılması:
Madde 33 - (DEĞİŞİK MADDE RGT: 06.03.1965 RG NO: 11946 KANUN NO: 538/17) (YÜR. TAR.: 06.06.1965) (KOD 2) (KOD 1)
İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile (DEĞİŞİK İBARE RGT: 21.02.2004 RG NO: 25380 KANUN NO: 5092/11) (KOD 3) icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imha iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya (DEĞİŞİK İBARE RGT: 21.02.2004 RG NO: 25380 KANUN NO: 5092/11) (KOD 3) icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır.
İcra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş itfa, imhal, veya zamanaşımına dayanan geri bırakma istekleri her zaman yapılabilir. Bunlardan itfa veya imhale dayanan istekler mutlaka noterlikçe re'sen yapılmış veya tasdik olunmuş belgelere veya icra zaptına istinat ettirilmelidir.
|
|
 |
|
 |
|
T.C. YARGITAY
8.Hukuk Dairesi
Esas: 2013/1344
Karar: 2013/4513
Karar Tarihi: 28.03.2013
ŞİKAYET DAVASI - BORÇLUNUN İTİRAZLARI İLE İCRA EMRİNİN İPTALİNE YÖNELİK ŞİKAYETLERİN YEDİ GÜNLÜK SÜRE İÇİNDE YAPILMADIĞI - ŞİKAYETİN REDDİ GEREĞİ - BORCUN ZAMANAŞIMINA UĞRADIĞI GEREKÇESİ İLE İCRANIN GERİ BIRAKILMASINA KARAR VERİLMESİNİN İSABETSİZ OLDUĞU
ÖZET: Mahkemece, 2004 Sayılı Kanunun ilgili maddesine göre borçlunun itirazları ile icra emrinin iptaline yönelik şikayetlerinin yedi günlük süre içinde yapılmadığı nazara alınarak reddi gerekirken, işin esası incelenerek borcun zamanaşımına uğradığı gerekçesi ile icranın geri bırakılmasına karar verilmesi doğru olmamıştır.
(2004 S. K. m. 16, 33) (1086 S. K. m. 388) (6100 S. K. m. 297)
Dava ve Karar: İİK'nun 33/1. maddesinde, <İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde, ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır.>, yine aynı Yasanın 16/1. maddesinde; <Kanunun hallini mahkemeye bıraktığı hususlar müstesna olmak üzere İcra ve İflas Dairelerinin yaptığı muameleler hakkında kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı icra mahkemesine şikayet olunabilir.
Şikayet bu muamelelerin öğrenildiği tarihten yedi gün içinde yapılır.> düzenlemeleri yer almaktadır.
Somut olayda, icra emrinin 03.08.2011'de bizzat borçluya tebliğ edildiği, borçlunun yedi günlük süreden sonra 24.08.2011 harç tarihli dilekçesiyle, şikayet ve itirazlarını bildirdiği görülmektedir.
Bu durumda, Mahkemece, İİK'nun 33/1. maddesine göre borçlunun itirazları ile İİK'nun 16/1. maddesine göre icra emrinin iptaline yönelik şikayetlerinin yedi günlük süre içinde yapılmadığı nazara alınarak reddi gerekirken, işin esası incelenerek yazılı şekilde borcun zamanaşımına uğradığı gerekçesi ile icranın geri bırakılmasına karar verilmesi doğru olmamıştır.
Sonuç: Alacaklı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, harç alınmasına yer olmadığına, 28.03.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)
Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı