Mesajı Okuyun
Old 10-01-2014, 13:41   #4
Av.mehmet.av

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Özgür Fiskeci
Öncelikle vakit ayırdığınız teşekkür ederim Sayın Meslektaşım.

Sorumu yazarken eksik belirttiğim bir husus olmuş kusuruma bakmayın hemen izah edeyim. Elimizde bulunan mart 2011 tarihli ibraname, müvekkilin Almanya'daki başka bir şirketine düzenlenmiştir ki aslında takibe konu olan esas borç ilişkisi, müvekkilin Almanya'daki şirketi ile Türkiye'de bulunan alacaklı şirket arasındadır. Fakat takip müvekkilin Türkiye'deki bir diğer şirketi adres gösterilerek gerçek kişi şahsına açılmıştır ve bu yönde kesinleşmiştir. Takip konusu meblağ ile ibranamede yer alan meblağlar farklıdır ve dosya numarası belirtilmeden genel olarak düzenlenmiştir. Aynı zamanda İİK madde 72 (Takibe itiraz etmemiş veya itirazının kaldırılmış olması yüzünden borçlu olmadığı bir parayı tamamen ödemek mecburiyetinde kalan şahıs, ödediği tarihten itibaren bir sene içinde, umumi hükümler dairesinde mahkemeye başvurarak paranın geriye alınmasını isteyebilir.) demektedir. Buradaki hak düşürücü süre konusu da sorun gibi görünmektedir.
Sizce bu hususlar açmayı düşündüğüm menfi tespit davasında bahsi geçen ibranamenin delil olarak dikkate alınmasına engel teşkil eder mi? Yoksa gereksiz kaygılar içerisinde miyim? Saygılarımla.
Sayın meslektaşım,
Öncelikle İİK 72'de belirtilen İstirdat davası için takip borçlusunun takibe konu borcun tamamını ödemesi gerekmektedir. Zamanaşımı süresinin de borcun tamamının ödenmesinden sonra başlayacağını düşünüyorum. Kaldı ki sizin olayınızda istirdat davalık bir durum yok. (İstirdat davasının hakkında icra takibi başlatılan kişi açabilecektir.) Takip borçlusu gerçek kişi herhangi bir ödeme yapmamış. Asıl borçlu tüzel kişi ise hakkında herhangi bir icra takibi olmadan borcunu ödemiş. Alacaklı ile asıl borçlu tüzel kişi arasında gerçekteki borç ilişkisinden doğan miktar ödenmiş ise takip miktarı ile yapılan ödeme miktarının farklı olması sıkıntı yaratmaz.
Yurarıda belirtiğim gibi asıl borçlu tüzel kişi hakkında herhangi bir takip yapılmadan borcunu ödediği için borcundan kurtulmuştur.
Hakkında takip yapılan gerçek kişi ise açacağı menfi tespit davası ile borçlu olmadığının tespiti isteyecektir.