30-12-2013, 17:08
|
#2
|
|
T.C.
YARGITAY
6. HUKUK DAİRESİ
E. 2010/5544
K. 2010/9675
T. 22.9.2010
• KİRA ALACAKLARININ TAHSİLİ ( Başlatılan İcra Takibine İtiraz Edilmemesi - İflasın Ertelenmesi Kararı İflas İle İlgili Tedbir Kararı Olup Tahliyeyi Etkilemediği/İflasın Ertelenmesi Kararı İflas İle İlgili Tedbir Kararı Olup Tahliyeyi Etkilemediği - Temerrüt Olgusu Gerçekleştiğinden Davanın Kabulü Gerektiği )
• İFLASIN ERTELENMESİ KARARI ( Kira Alacaklarının Tahsili - İflas İle İlgili Tedbir Kararı Olup Tahliyeyi Etkilemediği - İflasın Ertelenmesi Kararı İflas İle İlgili Tedbir Kararı Olup Tahliyeyi Etkilemediği/Temerrüt Olgusu Gerçekleştiğinden Davanın Kabulü Gerektiği )
• TAHLİYE DAVALARI ( Acele Davalardan Olup İflasın Ertelenmesi Kararından Etkilenmediği )
2004/m.194
1086/m.176
ÖZET : Davacı alacaklı, kira alacaklarının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itiraz edilmemesi üzerine icra mahkemesinden tahliye talebinde bulunmuştur. Tahliye davaları acele davalardandır. İflasın ertelenmesi kararı, iflas ile ilgili tedbir kararı olup tahliyeyi etkilemez. Kiracı-borçlu, icra takibine itiraz etmediği gibi talep edilen kira bedellerini ödememiştir. Temerrüt olgusu gerçekleştiğinden davanın kabulüne karar verilmelidir.
DAVA : İcra mahkemesince verilmiş bulunan karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kâğıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlatılan icra takibine davalı borçlunun itirazının bulunmaması üzerine davacı icra mahkemesinden tahliye isteminde bulunmuştur. Mahkemece iflasın ertelenmesi kararının bulunduğundan bahisle davanın reddine karar verilmesi üzerine karar davacı alacaklı tarafından temyiz edilmiştir.
Hukuk davalarının tatilini düzenleyen İ.İ.K.'nun 194. maddesi "acele haller müstesna olmak üzere müflisin davacı ve davalı olduğu hukuk davaları durur ve ancak alacaklıların ikinci toplantısından 10 gün sonra devam olunabilir" hükmünü taşımaktadır. Gerek uygulamada gerekse öğretide tahliye davalarının acele davalardan olduğu tartışmasızdır. Ayrıca adli ara vermeyi düzenleyen HUMK'nun 176. maddesinde adli tatilde görülen davalar arasında tahliye davaları da sayılmıştır. Zira tahliye davaları basit yargılamaya tabi, yasa koyucu tarafından bir an önce çözümü amaçlanan davalardandır.
Olayımıza gelince; Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 19.06.2009 tarih ve 2009/628 Esas sayılı ilamı ile davalı kiracının bir yıl süreyle iflasının ertelenmesine karar verilmiştir. Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2009/628 Esas sayılı ilamı iflas ile ilgili tedbir kararı olup tahliyeyi etkilemez. Davalı borçlu itiraz ve ödemede bulunmadığından takip kesinleşmiş ve temerrüt olgusu gerçekleşmiştir. Mahkemece tahliye isteminin kabulü yerine yazılı şekilde tahliye isteminin reddine karar verilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA ve istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 22.09.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
|