Mesajı Okuyun
Old 03-10-2013, 15:53   #4
yılmazkan

 
Varsayılan

Uyarınız üzerine AATUK inceledim.Uyarınız için teşekkür ederim. Aynı kanunun 68.maddesinde görevli mahkeme düzenlenmiştir. Yargıtay burdaki görev hususunu mahkemeyi genel hükümlere göre belirlemektedir. Bulduğum kararlar yeni HMK'nın yürürlüğe girmesinden önceki tarihlere ait. Buna göre istihkaka konu malların değerine göre Sulh ya da Asliye hukuk mahkemesi görevli kabul edilmiş.
Yeni HMK ile parasal haklara ilişkin davalar miktarına bakılmaksızın Asliye hukuk mahkemelerinin görev alanına girmiştir.
Sizin olayınızda haczin nedeni olan alacak prim borcu olsa da tartışma konusu malın mülkiyeti olup bu da 5510 sayılı yasa kapsamına girmez. Bu nedenle Asliye hukuk mahkemelerinin görevli olduğunu düşünüyorum.
En yakın tarihli Yargıtay Kararı:
Yargıtay
15. Hukuk Dairesi

Esas : 2011/342
Karar : 2011/905
Tarih : 16.02.2011

*6183 SAYILI YASAYA GÖRE YAPILAN HACİZ NEDENİYLE İSTİHKAK İSTEMİ
*GÖREVLİ MAHKEME

(6183 s. AATUHK m. 66, 68)

Özet : Sözkonusu dava, 6183 Sayılı Yasa’nın 66. maddesinde düzenlenen istihkak davası niteliğindedir. 6183 Sayılı Yasa’nın 68/I. maddesinde “Bu Yasadan kaynaklanan istihkak davalarına haczi yapan tahsil dairesinin olduğu yerdeki mahkeme yetkilidir.” şeklinde düzenleme yapılmıştır. Bu maddedeki mahkeme sözcüğünün dava değerine göre Asliye Hukuk veya Sulh Hukuk olarak yorumlanması gerekir. Dairemiz ve İcra İflas Yasası’ndan kaynaklanan istihkak davalarına bakmakla görevli Yargıtay Yüksek 21 ve 17. Hukuk Daireleri’nce dava değerinin dava konusu alacak ya da hacizli maldan değeri düşük olana göre mahkeme görevinin tayin ve buna göre harç ile avukatlık ücretinin takdir edileceği kabul edilmektedir. Eldeki davada hacizli aracın değeri 2.500,00 TL olup, dava tarihi itibariyle değer ve kıymeti 7.230,00 TL'ye kadar olan davalara bakmakta görevli olduğundan Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir.

-YARGITAY İLAMI-

Dava 6183 Sayılı Yasa’ya göre yapılan haciz nedeniyle istihkak istemine ilişkindir. Mahkemece davanın görev yönünden reddine dair verilen karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir.

Davacı 07 PD 292 plaka sayılı aracın noter satış senediyle 06.05.2004 tarihinde dava dışı Naci Coşkun’dan satın aldığını, aracın trafik kaydını davalı vergi dairesinin alacakları için haciz konulduğunu ileri sürerek haczin kaldırılmasını talep etmiştir. Sözkonusu dava, 6183 Sayılı Yasa’nın 66. maddesinde düzenlenen istihkak davası niteliğindedir. 6183 Sayılı Yasa’nın 68/I. maddesinde “Bu Yasadan kaynaklanan istihkak davalarına haczi yapan tahsil dairesinin olduğu yerdeki mahkeme yetkilidir.” şeklinde düzenleme yapılmıştır. Bu maddedeki mahkeme sözcüğünün dava değerine göre Asliye Hukuk veya Sulh Hukuk olarak yorumlanması gerekir. Dairemiz ve İcra İflas Yasası’ndan kaynaklanan istihkak davalarına bakmakla görevli Yargıtay Yüksek 21 ve 17. Hukuk Daireleri’nce dava değerinin dava konusu alacak ya da hacizli maldan değeri düşük olana göre mahkeme görevinin tayin ve buna göre harç ile avukatlık ücretinin takdir edileceği kabul edilmektedir. Eldeki davada hacizli aracın değeri 2.500,00 TL olup, dava tarihi itibariyle değer ve kıymeti 7.230,00 TL'ye kadar olan davalara bakmakta görevli olduğundan Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir.

Bu durumda mahkemece işin esası incelenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile görevden red kararı verilmesi doğru olmamış, bozulması uygun bulunmuştur.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 16.02.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Kaynak:Corpus Arşiv